11. Ceza Dairesi Esas No: 2019/8559 Karar No: 2019/9727 Karar Tarihi: 18.12.2019
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/8559 Esas 2019/9727 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2019/8559 E. , 2019/9727 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanığın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak; 1-Sanığın kardeşi ... adına sahte GSM abonelik sözleşmeleri ile Televizyon İçerik Hizmetleri Sözleşmesi düzenletmek suretiyle özel belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın ... adına almış olduğu başkaca GSM hatlarına ilişkin farklı soruşturmaların bulunduğu anlaşılmakla, eylemlerin zincirleme suç içinde kalıp kalmadığının değerlendirilmesi açısından, söz konusu soruşturmaların akıbeti araştırılıp mümkün ise dosyaların birleştirilmesi değilse bu davayı ilgilendiren belgelerin onaylı örneklerinin dosya içerisine konulması ve sanığın üzerine atılı eylemin, suç ve karar tarihinden önce 10.11.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu, sanığa ön ödeme önerisinde bulunarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Kabule göre de; a-Gerekçeli karar başlığına suç tarihleri eksik yazılmak suretiyle CMK"nin 232/2-c maddesine muhalefet edilmesi, b-TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.