Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/11182
Karar No: 2021/1548
Karar Tarihi: 23.02.2021

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/11182 Esas 2021/1548 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/11182 E.  ,  2021/1548 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Ecrimisil
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : Elazığ 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

    K A R A R

    Dava, mülkiyet hakkına dayalı ecrimisil isteğine ilişkin olup ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince istinaf edilmiştir. Gaziantep Bölge Adliyesi Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine karar vermiştir. Davalı taraf temyiz başvurusunda bulunmuş olup Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince temyiz başvurusu hakkında gerekçeli kararın davalı tarafa 16.03.2018 gününde tebliğ edildiği, söz konusu karara karşı yasada öngörülen iki haftalık süre geçtikten sonra 11.04.2018 tarihinde temyiz yoluna başvuruda bulunulduğu, bu itibarla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 366. maddesi yollaması ile aynı Kanun"un 361 ve 346 maddeleri hükmü uyarınca temyiz talebinin reddine dair ek karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından ek kararda temyiz edilmiştir.
    Anayasa"nın 36. maddesinin birinci fıkrasında, herkesin, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğu belirtilmiş, yine taraf olduğumuz, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde de, herkesin kişisel hak ve yükümlülükleriyle ilgili her türlü iddiasını mahkeme önüne getirme hakkı güvence altına alınmış olup, bu madde kapsamında, mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma hakkı, adil yargılanma hakkı kapsamındadır.
    Hakim, uyuşmazlıkta uygulanacak kanun hükmünü tespit edip uygulamakla yükümlüdür (1086 sayılı HUMK. mad. 76, 6100 sayılı HMK mad. 33). Mahkemenin, kanun yolunu ve süresini taraflara doğru gösterme yükümlülüğü gözönüne alındığında, mahkeme tarafından kanun yolu süresinin hatalı gösterilmesi sonucu davanın taraflarının kanun yolu başvuru talebinin süreden reddedilmesi, hatanın tüm sonuçlarının davanın taraflarına yüklenmesi, adil yargılanma hakkı kapsamında adalete erişim hakkının sınırlandırılmasıdır.
    Anayasanın 40. maddesinin ikinci fıkrası ve 6100 sayılı Kanun"un 297. maddesinin “ç” bendi uyarınca, hükümde, kanun yolları ve süresinin gösterilmesi bir zorunluluk olduğu gibi HMK"nin 297/2. fıkrasında “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” vurgusu yapılmıştır.
    Yargı kararlarına karşı başvurulacak kanun yolu ile süresinin hükümde açıkça ve doğru olarak gösterilmemiş olması bu hakkın etkin bir şekilde kullanılmasını doğrudan engelleyecek ve hak arama hürriyetinin ihlal edilmesine sebep olacaktır. Her ne kadar kanun yolu ve süresi, ilgili kanun maddelerinde açıkça belirtilmiş ise de, yargı organlarının yanlış yönlendirmesi sonucunda ilgililerin hak kaybına uğramayacağının kabul edilmesi gereklidir. Bu gibi hallerde, usul kurallarının mahkemeye erişim hakkını kısıtlayacak şekilde katı uygulanmaması, mahkemenin kanun yolu ve süresini hatalı belirlemesi halinde, kararda belirtilen süreye uyularak yapılan kanun yolu başvurusunun, adil yargılanma hakkı ve mahkemeye erişim hakkı kapsamında süresinde yapıldığının kabul edilmesi gerekir.
    Yasal düzenlemeler ve belirtilen olgular ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davalı taraf Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin gerekçeli kararında "gerekçeli kararın taraflara/ vekillerine tebliğinden itibaren Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere bir ay içerisinde" şeklinde belirtilen süreye uyarak, bu süre içinde temyiz başvurusunda bulunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 12.04.2018 tarihli ek kararı açıklanan nedenlerle yerinde görülmemiş, kaldırılmasına ve asıl karara ilişkin temyiz incelemesine geçilmesine karar verilmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüyle 311.851,00 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar davalı vekilince karar temyiz edilmekle birlikte davalı tarafça sadece maktu temyiz harcı yatırıldığı anlaşılmakta olup nisbi temyiz karar harcı yatırıldığına/tamamlatıldığına ilişkin herhangi bir tahsilat ya da para makbuzu dosya arasında bulunmamaktadır.
    Temyiz harcının kaynağı, HMK"nin 366. maddesi yollamasıyla HMK"nin 344. maddesi ile 10.05.1965 tarihli ve 1965/1-1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu kararıdır. Bu İçtihadi Birleştirme Kurulu kararına göre, temyiz yoluna başvurmada maktu ilam harcının tamamının ya da nispi ilam harcının dörtte birinin peşin olarak alınması gerekir. Hükmü temyiz eden davalı tarafın, Mahkemece hükmedilen karar ve ilam harcının dörtte biri oranında nispi temyiz karar harcı yatırması gerektiğinden 25.01.1985 tarihli ve 5/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararı ile 6100 Sayılı HMK"nin 366. maddesi yollamasıyla HMK’nin 344. maddesi gereğince, temyiz karar harcını tamamlaması için adına muhtıra çıkarılması, verilecek bir haftalık kesin süre içerisinde temyiz karar harcını tamamlaması aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususunun muhtırada belirtilmesi, verilen kesin süre içinde temyiz harcının tamamlanmaması halinde Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verileceği konusunda aynı biçimde muhtırada uyarı yapılması, tebliğ tarihinden itibaren bir haftalık kesin sürenin dolmasının beklenmesi, verilen kesin süre içinde harcın tamamlanması halinde dosyanın temyiz incelemesi için gönderilmesi, tamamlanmaması halinde ise, Bölge Adliye Mahkemesince, kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilerek, bir haftalık temyiz süresinin beklenmesi, bu kararın temyizi halinde temyiz incelemesi için gönderilmek üzere dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi