Yargıtay - Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/7125 Esas 2019/9702 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7125
Karar No: 2019/9702
Karar Tarihi: 18.12.2019

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/7125 Esas 2019/9702 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin resmi belgede sahtecilik suçlamasıyla yargılandığı davada beraat kararı vermiştir. Suç tarihleri, suça konu senetlerin vade tarihleri dikkate alınarak incelenmiştir. Kanun maddelerine göre, suçun dava zamanaşımı süresi, sanığın suçu işlediği tarih olan 28.02.2006'dan itibaren gerçekleşmiştir. Bu nedenle, davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine ve sanığın serbest bırakılmasına karar verilmiştir. Kararda, sahtecilik suçunun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 204/1 maddesi uyarınca cezalandırılacağı belirtilmiş ve aynı kanunun 66/1-e ve 67/4 maddelerinde dava zamanaşımı süresinin öngörüldüğü ifade edilmiştir. 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca kararın bozulmasına karar verilmiştir. Ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bir durum olduğu için, aynı yasanın 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün olmuştur.

11. Ceza Dairesi 2019/7125 E. , 2019/9702 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Suç tarihinin, en aleyhe kabulle suça konu senetlerin vade tarihlerinde kullanıldıkları kabul edilerek en son düzenlenen senedin vade tarihi olan 28.02.2006 olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. Maddeleri hükmü uyarınca; sanığa yüklenen resmi belgede sahtecilik suçunun 5237 sayılı TCK"nin 204/1 maddesinde öngörülen cezanın miktarı ve üst sınırı itibariyle aynı kanunun 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, 28.02.2006 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 18.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.