Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/3344
Karar No: 2020/7052
Karar Tarihi: 15.12.2020

Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/3344 Esas 2020/7052 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2020/3344 E.  ,  2020/7052 K.

    "İçtihat Metni"


    İNCELENEN KARARIN;
    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle öldürme
    Hüküm : 1-Sanık hakkında; TCK"nın 85/2, 62, 50/1, 52, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
    2-Katılan suça sürüklenen çocuk hakkında: TCK"nın 32/1, 56, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 5/1-a maddesi uyarınca danışmanlık tedbiri uygulanmasına dair karar
    Temyiz Edenler: Sanık müdafii, katılan suça sürüklenen çocuk ve katılanlar vekili

    Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine, katılan suça sürüklenen çocuk hakkında ise çocuklara özgü güvenlik tedbiri uygulanmasına ilişkin hüküm, katılan suça sürüklenen çocuk ve katılanlar vekili ile sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    A-Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Sanığın idaresindeki tırla gündüz yerleşim dışı tek yönlü iki şeritli yolun sol şeridinde seyir halinde iken, dönel kavşağa geldiğinde, sağ ilerisinde emniyet şeridinde seyir halinde olan ve sola dönüş amacıyla kontrolsüzce dönel adaya doğru manevra yapan on üç yaşındaki katılan suça sürüklenen çocuğun idaresindeki traktörün sol arka teker kısmına kendi ön sağ kısmıyla çarpması neticesinde, suça sürüklenen çocuğun hayati tehlikeye ve ağır derecede kemik kırığı meydana gelecek, organ veya duyularından birinin işlevinin yitirilmesi şeklinde yaralandığı, traktörün sağ ve sol teker üstünde yolculuk yapan babaannesi .... ile dedesi 1946 doğumlu ...."in hayatını kaybettiği olayda, alt düzeyde tali kusurlu olan sanığın mahkumiyetine ilişkin yerel mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2017/463 Esas, 2018/20 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarih, 2015/962 Esas, 2018/16 Karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesine yönelik uygulama bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafinin sanığın kusurunun olmadığı, katılan suça sürüklenen çocuk ve katılanlar vekilinin ise sanığın asli kusurlu olduğuna ilişkin ve sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanık hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken “uzun süreli hapis cezası” ibaresi yerine “kısa süreli hapis cezası” ibaresini kullanılması ve uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün A fıkrasının 4 nolu bendi çıkarılarak yerine "Sanığa verilen 2 yıl 6 ay hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK‘nın 50/4.maddesi yollamasıyla 50/1-a.maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine; TCK‘nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 910 tam gün olarak belirlenmesine" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    B-Katılan suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20/1-7. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 35. maddesi uyarınca; fiil işlendiği sırada 12 yaşını doldurmuş olup da 15 yaşını doldurmamış çocukların işledikleri fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından sosyal yönden inceleme yaptırılması ve mahkemece sosyal inceleme raporuna gerek görülmediği taktirde ise gerekçesinin kararda gösterilmesi gerektiği belirtilmiş ise de; suça sürüklenen çocuğun temyiz inceleme tarihi itibariyle 19-20 yaş aralığında olduğu, belirtilen eksikliğin telafisinin suça sürüklenen çocuğun yaşı itibariyle imkansız bulunduğu ve dosyaya bir katkı sağlamayacağı anlaşılmış olmakla bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılan suça sürüklenen çocuk ve katılanlar vekilinin sanığın asli kusurlu olduğuna ilişkin ve sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Katılan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmemiş olduğunun kabul edilmesine göre, katılan suça sürüklenen çocuk hakkında CMK"nın 223/3-a maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Suça sürüklenen çocuk hakkında uygulama maddesinin "TCK"nın 31/2. maddesi" olarak gösterilmesi gerekirken, akıl hastalığına ilişkin "TCK"nın 32/1. maddesi" olarak gösterilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün B fıkrasının 1 nolu bendi çıkarılarak yerine "Suça sürüklenen çocuğun aldırılan raporuna göre fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamadığı ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmediği anlaşılmakla, 5237 Sayılı TCK"nın 31/2 ve CMK"nın 223/3-a maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına, TCK"nın 31/2 ve 56. maddesi yollamasıyla 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanununun
    5/1-a maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkında danışmanlık tedbiri uygulanmasına" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi