16. Hukuk Dairesi 2017/3974 E. , 2019/4068 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... İlçesi, ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 136 ada 80 parsel sayılı 1.646,13 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hali arazi niteliğiyle Hazine, 117 ada 34 ve 152 ada 59 parsel sayılı sırasıyla 528.25 ve 5.495,56 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ..., 140 ada 73 ve 85 parsel sayılı sırasıyla 2.221,67 ve 2.592,93 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar aynı nedenle ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının 136 ada 80 parsel sayılı taşınmaza karşı açtığı davanın kabulü ile parselin davacı adına tesciline, 117 ada 34, 140 ada 73, 85, 152 ada 59 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın reddine, çekişmeli taşınmazların tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacının 140 ada 73 ve 85 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- 117 ada 34 parsele yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece; dava konusu taşınmazın taraflarca gösterilen sınırlarının tespitte yapılan sınırla örtüştüğü gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Mahkemece yapılan keşifte dinlenen tanık ve bilirkişiler, dava konusu taşınmazın ..."ya kaldığı, taşınmaza komşu 33 parselin ise davacı ..."ya ait olduğu bildirilmiş olup, taşınmazlar arasındaki sınır tam olarak tespit edilmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için yeni bir keşif günü belirlenerek keşif günü ve saatinin taraflara ve taraf tanıklarına yöntemince tebliği sağlanmalı, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve fen bilirkişisi hazır olduğu halde yapılacak keşifte çekişmeli taşınmazın kim tarafından, ne zamandan beri ve ne şekilde kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, taksime konu olup olmadığı, taksime konu olmuş ise, tarafları arasındaki sınırın tam olarak neresi olduğu hususlarında yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlarının çelişmesi halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle; aykırılığın giderilmesine çalışılmalı; bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
3- Davacının 152 ada 59 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece; davacılar tarafından dayanılan 28.01.1982 tarihli senedin dava konusu taşınmazı kapsamadığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Mahkemece yapılan keşifte dinlenen tanık ve bilirkişiler, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin sebebi konusunda çelişkili beyanda bulunmuş, mahkemece bu çelişki giderilmemiştir. Mahkemece dava konusu taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin hukuki sebebi ve süresi kesin olarak belirlenmemiş olup, bu şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için yeni bir keşif günü belirlenerek keşif günü ve saatinin taraflara ve taraf tanıklarına yöntemince tebliği sağlanmalı, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve fen bilirkişisi hazır olduğu halde yapılacak keşifte çekişmeli taşınmazın kim tarafından, ne zamandan beri ve ne şekilde kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, hibe ya da taksime konu olup olmadığı, hususlarında yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı beyanlarının çelişmesi halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle; aykırılığın giderilmesine çalışılmalı; bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
4- Davalı Hazine vekilinin 136 ada 80 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece; dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle edinim koşulları oluştuğu gerekçesi ile yazılı, şekilde hüküm kurulmuştur. Mahkemece yapılan keşif sonucunda dosya arasına alınan ziraatçı bilirkişi raporunda taşınmaz üzerinde tarımsal unsur olmadığı, üzerinde orman ağaçları olduğu %20-25 eğime sahip olduğu orman bilirkişi raporunda ise; göre dava konusu taşınmazın bir bölümünün orman niteliğinde olduğu, toprak muhafaza karakteri taşıdığı, üzerinde çam ağaçları bulunduğu belirtilmiş olup, bu durumda taşınmazın tarım arazisi niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacı taraf lehine 3402 sayılı Yasa"nın 14. maddesindeki koşulların oluştuğundan söz edilemeyeceğine göre mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.