11. Ceza Dairesi 2016/11799 E. , 2019/9674 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanık ...’nün “Suçlamaları kabul etmiyorum, faturaları sahte olduğu iddia edilen ... Gıda Şirketi ve ... Gıda Şirketi"de benim şirketimdir, bu şirketlerin ticari faaliyetleri de mevcuttur, ürünleri yurt dışına ihraç edilmiştir, ödemeler kayıt altındadır, ayrıca..."la da gerçek bir ticari ilişki vardır, düzenlenen belgeler gerçek mal ve hizmet alım satımı ile ilgilidir, iddianameyi yeni öğrendiğim için iddianamede belirtilen belgelerin sahte olmadığını kanıtlayacak delilleri mali müşavirimle de görüştükten sonra ayrıntılı olarak bildireceğim, 2008 takvim yılı içerisinde kullandığım bütün belgeler gerçektir, sahte değildir, 2008 yılı içerisinde yeminli mali müşavirimizin uyarısı üzerine düzeltme beyannamesi verdik ve ödenmesi gereken KDV"de borçlanmak suretiyle ödedik....”şeklindeki savunması ve sanığın vergi suçu raporu içeriğinde, sahte fatura düzenleyicisi olduğu iddia edilen ve mükellefleri ... ve ... Gıda LTD. Şti olan firmalardan 2008 yılı içerisinde gerçek mal ve hizmet ifasına dayanmayan 22 adet sahte fatura alıp kullandığını kabul etmeyip bu malların gerçekten alındığını, ödemelerini banka yolu ile yaptığını beyan etmesi ve sahte fatura düzenleyicisi olduğu iddia edilen firmalara yönelik ayrıntılı karşıt inceleme raporlarının dosya içerisinde bulunmaması karşısında gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından;
I-a) Faturaları düzenlediği belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorularak, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
b) Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığını araştırılması; dava açılmış ise dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
c) Faturaları düzenleyen şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; atılı suça konu faturaları kendilerinin düzenleyip verip vermedikleri, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
II- Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için;
a) Sanığın mükellefiyetiyle ilgili iş yerine ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler olup olmadığının araştırılması,
b) Daha sonra, sanığın iş yeri ile faturaları düzenleyen şirket ve kişilerin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması,
III- Kabule göre de;
TCK"nin 53. maddesinin uygulanmasında Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.