5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/5359 Karar No: 2014/3590 Karar Tarihi: 01.04.2014
İrtikap - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/5359 Esas 2014/3590 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2013/5359 E. , 2014/3590 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 5 - 2012/242669 MAHKEMESİ : Van 1. Ağır Ceza Mahkemesi TARİHİ : 06/06/2012 NUMARASI : 2011/345 Esas, 2012/110 Karar SUÇ : İrtikap
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Sanığın eyleminin, suç tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK"nın 212/1. maddesindeki “yapması gereken bir işi yapmak için rüşvet almak suçunu” oluşturduğu, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın rüşveti tanımlayan 252/3. maddesinde ise, kamu görevlisinin yapması gereken işi yapması ya da yapmaması gereken işi yapmaması için yarar sağlanmasının veya kişilerin bu şekildeki iş için kamu görevlisine çıkar temin etmelerinin rüşvet tanımından çıkarılmış olması karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 257/3. maddesinde düzenlenen “görevinin gereklerine uygun davranmak için çıkar sağlama suçunu” oluşturduğu, 19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Yasa ile TCK"nın 257/3. maddesinde değişiklik yapıldığı, 05/07/2012 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasanın 105/5-b maddesi ile de 5237 sayılı TCK"nın 257/3. madde ve fıkra hükmünün yürürlükten kaldırılmış olduğu ve bu suretle aynı Kanunun 87. maddesiyle değiştirilen TCK"nın 252/2. maddesinde düzenlenen rüşvet suçuna dönüştüğü, bu durumun aleyhe sonuç doğurduğu, en lehe olan yasal düzenlemenin 6086 sayılı Yasayla yapılan değişiklikten önceki haliyle 5237 sayılı TCK"nın 257/3. maddesi olduğu ve lehe yasanın buna göre belirlenmesi gerektiği halde suç vasfında yanılgıya düşülüp yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre de; Rüşvet suçuna konu miktarın suç tarihi itibariyle pek hafif olmasına göre sanık hakkında 765 sayılı Kanunun 219/3. maddesinin uygulanmayarak fazla ceza tayin edilmesi, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi ile CMK"nın 34 ve 230. maddeleri uyarınca lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 01/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.