Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/5336 Esas 2017/3605 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5336
Karar No: 2017/3605
Karar Tarihi: 05.12.2017

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/5336 Esas 2017/3605 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/5336 E.  ,  2017/3605 K.

    "İçtihat Metni"

    ...

    Taraflar arasında görülen kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 19.03.2015 gün ve 2015/275 Esas, 2015/1771 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı birliğin kurucu üyelerinden olduğunu, 28.01.2010 ila 07.01.2012 tarihleri arasında davalı birliğin yönetim kurulu başkanlığı görevini yürüttüğünü, 07.01.2012 tarihli genel kurulda ibra edildiğini ve tekrar yönetim kurulu üyeliğine seçildiğini, 20.09.2012 tarihli yönetim kurulu kararı ile müvekkilinin birlik üyeliğinin birliği zarara uğrattığı gerekçesiyle askıya alındığını, askıya alınma işleminin ....10.10.2012 tarih ... yevmiye no"lu ihtarnamesi ile bildirildiğini, müvekkilinin üyeliğinin askıya alındığı .... no"lu yönetim kurulu kararının usul ve yasaya ve birlik tüzüğüne aykırı olduğunu, yönetim kurulunun müvekkilinin üyeliğini askıya alma konusunda yetkisinin bulunmadığını, birlik tüzüğünün 10. maddesindeki hükmün yönetim kurulu üyeleri için geçerli bir düzenleme olmadığını, yönetim kurulunun yönetim kurulu üyesi olan müvekkilinin birlik üyeliğini askıya alamayacağını, yönetim kurulu, denetleme kurulu yada tasfiye kurulunda görevli olan üyelerin görevden alınmasına karar verme yetkisinin genel kurulda olduğunu, bu hususun birlik tüzüğünün 27. maddesinin e bendi ve birliğin statüsünü düzenleyen yönetmeliğin genel kurulun görevleri başlıklı 12. maddesinin e bendinde, gerektiği takdirde yönetim kurulu ve denetleme kurulu üyeleri ile tasfiye kurulu üyelerinin işlerine son vermek veya azletmek şeklinde düzenleme bulunduğunu, ayrıca müvekkilinin birliği zarara uğrattığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, müvekkili hakkında kesinleşmiş bir yargı kararının bulunmadığını ileri sürerek, davalı birliğin 20.09.2012 tarih 146 no"lu müvekkilinin birlik üyeliğinin askıya alınmasına ilişkin kararının iptaline, müvekkilinin üyeliğinin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının üyeliğinin tüzüğün 10/b maddesi uyarınca askıya alındığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacının davalı birliğin üyesi olduğu, aynı zamanda 2010 yılından 2012 yılına kadar birlik yönetim kurulu başkanlığı yaptığı, 2012 yılı başından üyeliği askıya alınıncaya kadar da yönetim kurulu üyesi olarak görevine devam ettiği, davacının yöneticilik yaptığı dönemdeki kayıtlar birlikte değerlendirildiğinde davacının üyeliğinin askıya alınması işleminin birlik ana sözleşmesinin 10. maddesine uygun olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

    ..../...
    S.2.

    Kararı, davacı vekili temyiz etmiş, mahkemece verilen karar Dairemizin 19.03.2015 günlü, 2015/275 E., 2015/1771 K. sayılı ilamı ile onanmıştır.
    Bu kez, davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
    Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 7,80 TL harç ve takdiren 275,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 05.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.