12. Ceza Dairesi 2019/2096 E. , 2020/7034 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Dava Tarihi : 05/08/2015
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 8.975,40 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Temyiz Edenler: Davalı vekili, davacı vekili
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan... Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/179 Esas – 2015/175 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Terör Örgütü Propagandası Yapmak suçundan 02.12.2009-02.03.2010 tarihleri arasında 90 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 28.09.2015 tarihinde kesinleştiği, tazminat davası karar kesinleşmeden önce 05.08.2015 tarihinde açılmakla birlikte dava açıldıktan sonra kararın kesinleştiği görülmekle, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu,
Davacının 15.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 8.975,40 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin, davanın reddi gerektiğine, dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğine, reddedilen kısım üzerinden lehine vekalet ücreti verilmesine ilişkin, davacı vekilinin tazminat miktarlarının az olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında davacı hakkında düzenlenen gözaltı, tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde onaylı birer sureti temin edilip dosya içine alınarak, davacı hakkında düzenlenen tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihlerinin ceza infaz kurumundan sorulması suretiyle infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve nedene dayalı olarak birden fazla davanın açıldığının tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve nedene dayalı olarak açılmış başka bir dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
1- Geliri ve tutuklu kaldığı döneme ilişkin kazanç kaybı miktarı konusunda itibar edilebilecek herhangi bir belge ibraz edemeyen davacının, bahse konu döneme ilişkin olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplanacak 1.701,55 TL"nin gelir kaybı olarak ödenmesine karar verilmesi gerekirken, mahkemece tahliye tarihinin yanlış saptanarak 02.03.2010 olmasına rağmen 02.03.2011 olarak gösterilmesi sebebiyle bilirkişinin de yanlış tahliye tarihi esas alınarak bu miktarın üstünde kalacak şekilde ""8.975,40"" TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
2-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, tahliye tarihinin yanlış belirlenmesi sebebiyle belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,
3-Gerekçeli karar başlığında, ""Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat"" olan dava türünün ""CMK 141 Maddeleri Gereği Tazminat Talebi"" olarak yazılması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 14.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.