Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/7314 Esas 2020/2622 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7314
Karar No: 2020/2622
Karar Tarihi: 08.06.2020

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/7314 Esas 2020/2622 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2019/7314 E.  ,  2020/2622 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkeme : BAKIRKÖY 41. Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    Sanığa yokluğunda verilen 23.06.2014 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının; sanığın duruşmada beyan ettiği adresine, bu adresin aynı zamanda mernis adresi olduğuna ilişkin kayıt düşülerek 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmakta ise de, 7201 sayılı Kanun"un 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, öncelikle bilinen en son adres esas alınarak, 7201 sayılı Kanun"un 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği, ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının belirtilen usule aykırı şekilde yapılmış olduğu, tebligatın anılan düzenlemeye aykırı ve usulsüz olduğu ve bu kararın kesinleşmediği, buna bağlı olarak da sanığa verilen 14.09.2015 tarihli mahkûmiyet kararının hukuki değerden yoksun olduğu anlaşılmakla, sanığın öğrenme üzerine 17.09.2015 tarihinde verdiği temyiz dilekçesinin, 23.06.2014 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının CMK"nın 231. maddesinin 12. fıkrası gereğince itiraz kanun yoluna tabi bulunması nedeniyle, dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE, 08/06/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.