Esas No: 2021/21895
Karar No: 2022/38
Karar Tarihi: 10.01.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/21895 Esas 2022/38 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, hırsızlık suçundan verilen hüküm üzerine temyiz istemiyle başvurdu. Ancak, eski hale getirme istemi hakkındaki karar verme yetkisi Yargıtay'a ait olduğu için, mahkemenin bu konuda verdiği karar yok hükmünde sayıldı. Kararda, sanığın zorunlu müdafiye yapılan tefhim ve tebliğlerden haberdar olmadığı durumlarda, bu işlemlerin kendisine bağlanan hukuki sonuçları doğurmayacağı vurgulandı. Mahkemenin verdiği hükmün, sanığın savunmasını yaparken açıkça karşı çıkma göstermediği müdafiin yüzüne karşı verildiği, bu nedenle temyiz isteminin reddedildiği belirtilerek, 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi gereğince sanığın isteminin reddine karar verildiği belirtildi. Kanun maddelerinin detaylı açıklamaları istendiği için, 1412 sayılı CMUK'un 310. ve 317. maddeleri şu şekilde açıklanabilir: 310. madde, hüküm tefhiminin sürecini ve sürelerini düzenlerken, 317. madde, hükümle ilgili kararların temyiz edilme sürelerini ve istemlerin nasıl yapılacağını düzenlemektedir.
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Temyiz isteminin reddi
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın verdiği 25.11.2020 tarihli temyiz ve eski hale getirme istemli dilekçesi üzerine mahkemece verilen 22.01.2021 tarihli ve 2005/499 E., 2006/219 K. sayılı ek kararın eski hale getirme isteği hakkındaki karar verme yetkisinin, 5271 sayılı CMK"nın 42/1. maddesi uyarınca Yargıtay"ın ilgili dairesine ait olması sebebiyle yok hükmünde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 18.3.2008 tarihli ve 9-7-56 sayılı kararında açıklandığı üzere ve kovuşturma evresinde kendisine zorunlu müdafii atandığından sanığın haberdar edilmediği durumlarda zorunlu müdafiye yapılan tefhim ve tebliğlerin kendisine bağlanan hukuki sonuçları doğurmayacağı, bu durumda zorunlu müdafii sanığın lehine gibi görünen bazı işlemleri yapmış olsa da, örneğin temyiz dilekçesi vermiş olsa dahi hükmün sanığın kendisine de tebliğ edilmesi ve sanık tarafından temyiz dilekçesi vermesi halinde temyiz isteminin kabul edilmesi gerektiğinin belirtildiği, şu halde sanığın kendisine atanan zorunlu müdafiiden haberdar olmasına rağmen buna itiraz etmemesi halinde de zorunlu müdafiinin yapmış olduğu ve kendisinin de karşı çıkmadığı tüm işlemlerin sonuçlarından sorumlu olduğu, somut olayda mahkemenin 13.04.2006 tarihli ve 2005/499 E., 2006/219 K. sayılı kararının, sanığın 16.09.2005 tarihli duruşmada savunmasını yaparken açıkça karşı duruş göstermediği müdafiin yüzüne karşı verildiği ve temyiz edilmeyerek 21.04.2006’da kesinleştiği, bu itibarla yüzüne karşı 13.04.2006 tarihinde tefhim edilen hükmü, 1412 sayılı CMUK"nın 310. maddesinde belirtilen bir haftalık yasal süreden sonra 25.11.2020 tarihinde temyiz eden sanığın, süresinde olmayan temyiz istemi ile yerinde görülmeyen eski hale getirme isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 10.01.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.