16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/11676 Karar No: 2020/4809 Karar Tarihi: 07.10.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/11676 Esas 2020/4809 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9, 63/1 maddelerine göre mahkumiyetine karar vermiş ve yapılan istinaf başvurularını esastan reddetmiştir. Dosyanın incelenmesi sonucunda, usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, hükme esas alınan delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı belirlenmiştir. Hüküm ONANMIŞTIR. Kanun maddeleri açıklamaları: TCK'nın 314/2 suç maddesi \"Silahlı terör örgütüne üye olma\", TCK'nın 53. maddesi \"Hükümle birlikte güvenlik tedbirleri\", TCK'nın 58/9 maddesi \"Suç örgütü üyeliği nedeniyle verilebilecek hükümler\", TCK'nın 63/1 maddesi \"Hükmolunacak cezaların seçimi ve birleştirilmesi\".
16. Ceza Dairesi 2019/11676 E. , 2020/4809 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 30.01.2018 tarih ve 2017/110- 2018/7 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 TCK"nın 53, 58/9, 63/1 maddeleri gereğince mahkumiyetine ilişkin yapılan istinaf başvurularının esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Tüm dosya kapsamı gözetilerek diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya getirilmesinden vazgeçilerek karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE 07.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.