20. Hukuk Dairesi 2018/5970 E. , 2018/8211 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı dava dilekçesi ile davalının maliki olduğu B-3 Blok 1, 2, 3, 4 ve 7 nolu bağımsız bölümlerden kaynaklanan 2010 - 2011 - 2012 - 2013 - 2014 yıllarına ait aidat ve yakıt bedellerini ödemediğini, davalının 2012 yılı kat malikleri genel kurul kararlarını teslim aldığını, 2014 yılı genel kurul toplantısına katıldığını, bu sebeple 2012 ve 2014 yılına ait alacaklara KMK"nın 20. maddesi gereğince gecikme faizi uygulandığını, bu suretle oluşan alacağın tahsili hususunda İzmir 16. İcra Müdürlüğü 2015/1408 E. sayılı olarak takibe başlandığını, davalının itirazı nedeniyle takibin durduğunu, bu nedenlerle itirazın iptaline, takibin devamına ve davalının %20"den az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davalı-borçlunun..... İcra Müdürlüğünün 2015/1408 E. sayılı takip dosyasındaki itirazının kısmen iptali ile icra takibinin 84.000,00-TL asıl alacak, 35.382,50-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 119.382,50-TL üzerinden devamına, asıl alacağın aidat borcu olup likit olması sebebi ile asıl alacak miktarı olan 84.000,00-TL"nin %20"si oranında inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; ortak gider alacağının tahsiline ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra ve inkar tazminatı ödenmesi talebine ilişkindir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden;
1- Davalının dava konusu bağımsız bölümün maliki olduğu tarihler ihtilaflı olup, bu konuda .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/386 Esas sayılı tapu iptal ve tescil davasının derdest olduğu anlaşılmakla, mahkemece dava konusu bağımsız bölüme ilişkin tapu kaydı getirtilerek aidat yükümlülüğünün başladığı tarih itibariyle malikin kim olduğu, davalının bağımsız bölümde faydalanan olup olmadığı hususunun açıklığa kavuşturularak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemiş olması,
2- Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız bölüm malikinin ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu gecikme tazminatının başlangıç gününün açıkça saptanmış olması gerekir. Dava konusu ortak giderin dayanağını oluşturan işletme projesi ise işletme projesinin davalıya tebliğ edildiği tarih, kat malikleri kurulu kararına dayalı ise davalı katılmışsa karar tarihi, kararın alındığı toplantıya katılmamışsa bu kararın kendisine tebliğ edildiği ya da başka bir biçimde borcunu öğrendiği tarih, bu da yoksa hakkında açılan icra takibi nedeniyle ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih esas alınmalıdır. Mahkemece, yukarıdaki esaslar dikkate alınarak davalının ortak
gider borcunu öğrendiği günün açıkça belirlenerek bu tarihten itibaren gecikme tazminatının başlatılması gerekirken, bu konuda yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan dosya içerisinde mevcut bilirkişi raporu hükme esas alınarak karar verilmiş olması, doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 12/12/2018 günü oy birliği ile karar verildi.