MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat


Banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler O yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın olay günü, aracını satın alma karşılığı kimliğini ispatlayamadığı ... isimli kişiden temin ettiğini söylediği, suça konu 27/07/2011 keşide tarihli 24.000 TL turarındaki, ekspertiz raporuna göre tamamen sahte ve aldatma kabiliyetine haiz olan ve yazı ve imza örneklerinin sanığa ait olmadığı belirtilen çeki .... İş Bankasına ibraz ettiği, bu suretle üzerine atılı resmi belgede sahtecilik ve banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçlarını işlediği iddia edilen olayda;
1)Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık savunması, banka tutanakları, ekspertiz raporları ile dosya kapsamından, sanığın üzerine atılı suçun işlendiğine dair yeterli delil bulunmadığına yönelik mahkemece verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, isnat edilen suçun işlendiğine dair yeterli delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, O yer Cumhuriyet savcısının beraat hükmünün kanuna aykırı olduğuna ve eylemin suç teşkil ettiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2)Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın, olay günü önceden tanımadığını söylediği, dükkanına müşteri olarak gelip arabasını almaya talip olan ... isimli kişinin araba karşılığı çeki vermeyi teklif ettikten sonra o kişi yanında olmadan bankaya gidip çeki sorduğu ve sahte olduğunun ortaya çıktığı anlaşıldığından, sanığın savunmasının tahkiki bakımından, olay tarihi itibariyle bir arabasının olup olmadığının resmi kurum olan trafik tescil şube müdürlüğü/amirliği nezdinde araştırılarak sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.