14. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/5040 Karar No: 2018/38 Karar Tarihi: 08.01.2018
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/5040 Esas 2018/38 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2017/5040 E. , 2018/38 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 10.07.2012 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, müvekkillerinin paydaşı olduğu dava konusu 2403 parsel sayılı taşınmazda 05.07.2012 tarihli satış ile davalı ...’a satılan 163/7340 hissenin önalım hakları nedeni ile müvekkilleri adına eşit oranda tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapusunun iptali ile davacılar adına eşit olarak tesciline karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-6100 sayılı HMK’nun 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Somut olayda; mahkemece, hüküm sonucunda dava konusu taşınmazda davalı adına kayıtlı payın tapu kaydının iptali ile eşit hisselerle davacılar adına tesciline karar verilmiş ise de, hüküm sonucunda davalı adına kayıtlı ve iptaline karar verilen payın miktarı açık ve infaza elverişli şekilde gösterilmemiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazlarda iptal edilen ve tesciline karar verilen payların hüküm sonucunda açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi, öte yandan; depo edilen bedelin de karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ise de bu hususlar kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"nın 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun bir numaralı bendinde yer alan “ile” ifadesinden sonra gelmek üzere "163/7340 payın" ifadesi yazılmasına ve hüküm sonucuna altıncı bent olarak “Depo edilen 1.712,00 TL önalım bedelinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya ödenmesine.” cümlesinin eklenmesine hükmün DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.01.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.