19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/15792 Karar No: 2016/4969 Karar Tarihi: 21.03.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/15792 Esas 2016/4969 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalıyla ticari ilişki içinde olup, avans olarak verdiği 16.000 TL ve iki adet çek karşılığında mal siparişinde bulunduğunu ancak mal tesliminin gerçekleşmediğini belirterek çeklerden dolayı davalının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise malın tamamının veya bir kısmının teslim edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, tarafların karşılıklı olarak yemin ettiği ve bazı deliller doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, davacının çekler yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermiştir. Ancak, davalının sunduğu belgelerin çeklerin keşide tarihinden önceki teslimlere ait olduğu belirlenmiştir. Bu nedenle, mahkemenin yanılgılı değerlendirmeyle karar verdiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu - Madde 229, Türk Borçlar Kanunu - Madde 556.
19. Hukuk Dairesi 2015/15792 E. , 2016/4969 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin en son 2013 yılı 4. ayında davalıdan mal siparişinde bulunduğunu, karşılığında avans olarak 25.09.2013 tarihli 16.000 TL ve 30.09.2013 tarihli ...TL bedelli iki adet çekin davalıya verildiğini, ancak davalının mal teslimini gerçekleştirmediğini, çeklerin bedelsiz kaldığını ileri sürerek çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu 25.09.2013 tarihli 16.000 TL bedelli çekin karşılığı malın davacıya tamamen teslim edildiğini, 30.09.2013 tarihli... TL bedelli çekin ise ... TL lik kısmını karşılayacak miktarda malın davacıya tesliminin gerçekleştirildiğini, kalan 6.360,00 TL"lik malın ise çekin vadesi gelmeden davacıya teslim edileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller doğrultusunda, öncelikle davalı alacaklının malın davacıya teslim hususunun ispat etmesi gerektiği, buna göre bir kısım malın davacıya teslimini ispat ettiği, kalan kısım yönünden tarafların karşılıklı olarak yemin eda ettikleri gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının 25.09.2013 tarihli ... TL bedelli ve 30.09.2013 tarihli ... TL bedelli çekler yönünden davalıya ...TL miktar kadar borçlu bulunmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı mal karşılığı avans olarak verilen çekin bedelsiz kaldığını iddia ederek eldeki davayı açmıştır. Davalı çeklerin avans olarak alındığını ve karşılığında toplam 27.090 TL lik malın davacıya teslim edildiğini savunmuştur. Bu durumda ispat yükü üzerinde olan davalı davacıya avans olarak alınan çek miktarınca malı teslim ettiğini yazılı delillerle ispatla yükümlüdür. Dava konusu çeklerin keşide tarihleri 25.09.2013 ve 30.09.2013 olmasına karşın davalının teslime ilişkin sunduğu belgelerin tarihlerinin 2013 yılının 4.ve 5. aylarını kapsamaktadır. Bu durumda çeklerin keşide tarihinden önceki teslimlerin dava konusu çeklere yönelik olduğu şeklindeki kabulde isabet bulunmamaktadır. Mahkemece anılan bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.