Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7991
Karar No: 2019/12682
Karar Tarihi: 17.09.2019

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2019/7991 Esas 2019/12682 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İçtihat Metni'nde, çocuk mahkemesinde hırsızlık suçu ile ilgili verilen mahkumiyet hükmü inceleniyor. Kararda çocukların soruşturma ve kovuşturmanın her evresinde müdafii talep edebileceği, müdafii atanabileceği belirtiliyor. Ayrıca, kendisine zorunlu müdafii atandığı halde haberdar edilmemiş çocukların lehine yapılan işlemlerin de hüküm doğurmayacağı ifade ediliyor. Kararda, suça sürüklenen çocuğun haberdar edilmeden mahkum edildiği, müdafii atanmadığı gibi kararın tebliğ edilmediği belirtiliyor. Bunun sonucunda, hükmün kesinleşmediği ve tebligatın hukuki geçerliliğinin olmadığı vurgulanıyor. Kanun maddelerine değinilerek, suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan hırsızlık suçunun zamanaşımı sürecinin geçtiği ve davanın düşmesine karar verildiği ifade ediliyor.
Kanun Maddeleri:
- 1412 sayılı CMUK'nun 138, 141. ve 5271 sayılı CMK'nın 149, 150. maddeleri: Şüpheli veya suça sürüklenen çocuğun soruşturma ve kovuşturmanın her evresinde müdafii talep edebileceği gibi şüpheli veya suça sürüklenen çocuk on sekiz yaşını doldurmamış yada sağır, dilsiz veya kendini savunamayacak durumda malul olursa istemi aranmaksızın müdaf
13. Ceza Dairesi         2019/7991 E.  ,  2019/12682 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Ayrıntıları Ceza Genel Kurulu"nun 18.03.2008 günlü 2008/9-7-56 ve 13.05.2008 günlü 2008/10-101-113 sayılı kararlarında açıklandığı üzere, 1412 sayılı CMUK"nun 138, 141. ve 5271 sayılı CMK"nın 149, 150. maddeleri uyarınca, şüpheli veya suça sürüklenen çocuğun soruşturma ve kovuşturmanın her evresinde müdafii talep edebileceği gibi şüpheli veya suça sürüklenen çocuk on sekiz yaşını doldurmamış yada sağır, dilsiz veya kendini savunamayacak durumda malul olursa istemi aranmaksızın müdafii atanacağı, baroca istem halinde veya yasa gereği zorunlu olarak atanan müdafiin görevinin hükmün kesinleşmesiyle son bulduğu, kendisine zorunlu müdafii atandığından sanığın haberdar edilmediği durumlarda, zorunlu müdafiine yapılan tefhim veya tebliğin kendisine bağlanan hukuki sonuçları doğurmayacağı, bu durumda zorunlu müdafiin suça sürüklenen çocuğun lehine gibi görünen bazı işlemler yapmış olsa da; örneğin temyiz dilekçesi vermiş olsa dahi, hükmün suça sürüklenen çocuğun kendisine de tebliğ edilmesi ve suça sürüklenen çocuk tarafından temyiz dilekçesinin verilmesi halinde, temyiz isteminin kabul edilmesi gerektiği, bu çerçevede, ilk yargılamada kendisine müdafii atandığından haberi olmayan suça sürüklenen çocuğa da gerekçeli kararın tebliğ edilmesi gerektiği, aksi halde kararın kesinleşmeyeceği;
    Bu açıklamalar ışığında sanık ... hakkında 25.05.2012 tarihinde yokluğunda verilen hüküm müdafiiye tebliğ edildiği, müdafiinin temyiz etmemesi üzerine 13.06.2012 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştirildiği ancak kendisine müdafii atandığından haberdar olmayan suça sürüklenen çocuğa tebligat yapılmadığı görülmekle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcığı"nın 19.10.2013 tarihli yazısı ile kendisine müdafi atandığından haberi olmayan suça sürüklenen çocuk ..."a son bildirdiği adres olan ... mahallesi ... adresine tebliğe çıkarıldığı 29.11.2013 tarihinde adres bırakmadan çıktığından bahisle iade edildiği bunun üzere suça sürüklenen çocuğa aynı adrese Tebligat Kanununun 35. maddesine göre 24.12.2013 tarihinde tebliğ yapıldığı görülmüş ise de, Tebligat Kanunu 10. maddesine göre bilinen en son adreste tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde yer alan adresi araştırılarak buraya tebligat yapılması, bulunmaması halinde, kendisine daha önce kanuni usullere göre tebligat yapılmış olması şartı ile
    aynı adrese anılan Yasanın 35. maddesine göre tebligat yapılması, daha önce kendisine tebligat yapılan adresin olmaması halinde ise, adres araştırması ile yeni adres tespitine çalışılıp, bulunamaması halinde ilanen tebligat yapılması gerektiği, suça sürüklenen çocuğun bilinen adresine tebligatın iadesi üzerine, daha önce aynı adrese kanuni usullere göre yapılmış bir tebligat bulunmamasına rağmen, Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre yapılan tebliğin hukuki geçerliliğinin bulunmadığı anlaşıldığından Eskişehir 1.Çocuk Mahkemesi"nin ihbarı üzerine ismi değişen suça sürüklenen ... hakkında 12.03.2015 tarihli iddianame ile açılan Eskişehir 1. Çocuk Mahkemesi"nin14.05.2015 tarihli 2015/197 Esas 2015/631 sayılı kararının yok hükmünde olduğu, Eskişehir Çocuk Mahkemesi"nin 2010/457 Esas 2012/486 Kararın kesinleşmediğinin kabulü ile yapılan incelemede;
    Suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nun 142/1-e, 31/3. maddesine uyan hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Kanun’un 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde öngörülen 7 yıl 12 aylık zamanaşımının suç tarihi olan 23/04/2008 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye gerekçesine aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 17.09.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi