Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/8625 Esas 2020/7742 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8625
Karar No: 2020/7742
Karar Tarihi: 28.12.2020

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/8625 Esas 2020/7742 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, babasının ölüm aylığını almak için davalı kuruma başvurmuş ancak eşinden ayrılmadan önce bir süre birlikte yaşadığı için aylığı kesilmiştir. Davacı, kurumun bu işleminin iptali ve borçlu olmadığının tespiti için dava açmıştır. Mahkeme, davayı reddetmiştir. Davacı, kararı temyiz etmiştir.
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, davacının babasının ölüm aylığı alması gerektiğine karar vermiştir. Davacı ile boşandığı eşinin 03.02.2010 tarihi sonrası birlikte yaşadığı sabit olduğu için bu süre içinde aylığın kesilmesi doğru olmakla birlikte, 24.10.2008-03.02.2010 dönemi için birlikte yaşama kanıtlanamadığından bu süre için de aylığın kesilmesi hatalıdır. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur.
5510 sayılı Kanun, sosyal güvenlik ve genel sağlık sigortası hakkında kanundur.

10. Hukuk Dairesi 2020/8625 E. , 2020/7742 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, hak sahibi konumunda yer alan davacıya bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi yönündeki davalı ... Başkanlığı işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Hakkında boşanma kararı 06.07.2000 tarihinde verilen davacıya, yaşamını yitiren sigortalı babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davalı Kurumca 2013 yılında gerçekleştirilen işlemle 24.10.2008 tarihi itibarıyla kesilerek, 24.10.2008 – 23.02.2013 döneminde yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden 32.729,85 TL borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamında yer alan Kurum tahkikat raporu, tanık beyanları, adres ve seçmen bilgi kayıtları ve diğer belgeler gözetildiğinde davacı ile boşandığı eşinin 03.02.2010 tarihi sonrası birlikte yaşadıkları sabit olup, bu dönem yönünden davanın reddine karar verilmesi isabetlidir. Ancak, 24.10.2008-03.02.2010 dönemi bakımından birlikte yaşama kanıtlanamadığından bu dönem yönünden davanın kabulü gerekirken, yazılı şekilde tümden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 28.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.