4. Ceza Dairesi 2016/12279 E. , 2020/9459 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Silahla tehdit, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Mağdur ..."na yönelik Kasten yaralama suçu yönünden;
a-17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Yasa"nın 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde "Basit Yargılama Usulü"ne ilişkin düzenleme getirilmiş ve 252. maddesinde de verilecek kararla ilgili özel yasa yolu (itiraz) getirilmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Yasa"nın 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"na geçici madde 5"in (d) bendinde; "01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarla seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" düzenlemesi getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen AYM, (25.06.2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19.08.2020, Sayı:31218), sözü geçen geçici madde 5/d" deki düzenlemedeki, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38 nci maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
AYM kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de; hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresi kesinleşmeye kadar devam ettiği için (5271, m.2/1-f), temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından da lehe düzenleme getirilmesi ve mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi nedeniyle (5271, m.251/3), yeniden değerlendirme yapılması gerekir.
AYM"nin bu iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin, geçici maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1 maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasanın 38 nci maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddesi gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
b-Kabule göre de;
Yerel Mahkemece sanığın kasten yaralama suçundan TCK"nın 86/2-3-e, 21/2 ve 62 maddeleri uyarınca 3 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin hükmün CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca açıklanmasının geri bırakıldığı, sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle açıklanması geri bırakılan hüküm CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca açıklanırken bu kez TCK"nın 21/2. maddesi uygulanmayarak sonuç olarak 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği olayda; Dairemizce de benimsenen, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.01.2019 tarihli ve 2015/1-330 Esas, 2019/8 sayılı kararında açıklandığı üzere; CMK’nın 231/11. maddesindeki emredici hüküm uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün aynen açıklanması gerektiği gözetilmeden, açıklanması geri bırakılan hükümde değişiklik yapılarak sanığın aleyhine olacak şekilde daha ağır bir cezanın belirlenmesi,
2-Silahla tehdit suçu yönünden;
Sanığın aşamalarda; çocukların kavga etmesine ilişkin müşteki ... ile konuşmaya gittiğini, müştekinin kendisine hakaret ettiğini ve yanında bulunan akrabalarının da saldırmaya çalıştıklarını savunması karşısında; olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre, TCK"nın 29. maddesindeki haksız tahrik hükmünün sanık hakkında uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
3-Her iki suç yönünden;
a-Mahkemece, açıklanan hükümde sanığın gözaltında geçirdiği sürenin TCK"nın 63. maddesi uyarınca cezasından mahsup edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b-Sanık hakkında TCK"nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.