Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/18853 Esas 2017/6958 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/18853
Karar No: 2017/6958
Karar Tarihi: 08.06.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/18853 Esas 2017/6958 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/18853 E.  ,  2017/6958 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)



    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, 21.11.2007 tarihinde davalı banka ile konut kredisi sözleşmesi imzaladığını, kredi sözleşmesinde eşinin de müşterek borçlu olduğunu, sözleşmenin 9.5. maddesine göre bankanın hayat sigortası yapması gerektiğini, eşine hayat sigortası yapılmadığını, eşinin vefatından sonra kalan borcu ödediğini, davalı banka tarafından eşine hayat sigortası yapılmaması nedeniyle 80.834,00 TL zararının olduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 46.800,00 TL zararın kredi borcunun tamamen ödendiği 29.01.2010 tarihinden işleyecek akdi faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davacının eşinin kredi sözleşmesini kefil olarak imzaladığını, kefile sigorta yapılması zorunluluğu olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı, davalı banka ile imzaladığı kredi sözleşmesi nedeniyle vefat eden eşine bankaca hayat sigortası yapılmaması nedeniyle uğradığı zararın tazmini istemiyle eldeki davayı açmış, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Davalı aleyhine açılan davanın reddinden dolayı kendisini davada vekil ile temsil ettiren davalı yararına dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre nisbi ücreti vekalete hükmedilmesi gerektiği mahkemenin de kabulündedir. Ancak dosya kapsamından davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 46.800,00 TL"nin tahsilini istediği anlaşılmakla, bu miktar üzerinden 5.398,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 8.866,72 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK.’nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 3. bendinde yer alan “8.866,72” rakamları hükümden çıkartılarak yerine “5.398,00” rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.