2. Ceza Dairesi 2018/4904 E. , 2019/8218 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Hüküm duruşması sırasında 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuk hakkında duruşmanın açık yapılması ve hükmün açık duruşmada açıklanması suretiyle CMK’nın 185. maddesine aykırı davranılması telafisi mümkün olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
1) Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
14/04/2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31/03/2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükmünün temyizi mümkün olmadığından suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2) Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde,
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
a) Suça sürüklenen çocuğun diğer suça sürüklenen çocuk ... ile birlikte katılanın evinden motosikleti çaldıktan sonra trafik polislerini görmeleri üzerine motosikleti bırakarak kaçtıklarının anlaşılması karşısında koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanması ve konut dokunulmazlığını bozma suçunun birden fazla kişiyle birlikte işlenmesi nedeniyle 119/1-c maddesinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini,
b) Suça sürüklenen çocuk hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, CMK’nın 231. maddesinde sayılan nesnel (objektif) ve öznel koşulların değerlendirilip buna ilişkin gerekçelerin gösterilmesi gerektiği, adli sicil kaydındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının, hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmediği, müştekinin hırsızlık suçundan doğan tamire ilişkin zararının suça sürüklenen çocuğun babası tarafından tamamen giderildiği, herhangi bir maddi zararının bulunmaması ve konut dokunulmazlığını bozma suçunun zarara elverişli bir suç olmaması nedeniyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının a ve c bentlerinde gösterilen nesnel (objektif) koşulların gerçekleştiği gözetilerek; sanık hakkında CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen, “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken “sanığın, daha önceden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin sabıkası bulunması sebebiyle” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
c) Suça sürüklenen çocuğa verilen adli para cezasının ertelenemeyeceği gözetilmeden kurulan hükümlerde yazılı şekilde adli para cezasının ertelenmesine karar verilmesi,
d) 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106/4. maddesinde yer alan "Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde on birinci fıkra hükmü uygulanır." şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak on sekiz yaşından küçük suça sürüklenen çocuk hakkında hapisten çevrilen adli para cezasının yerine getirilmemesi durumunda, hapse çevrileceğine dair ihtar yapılmasına karar verilmesi,
e) Kabule göre de,
Suça sürüklenen çocuğun soruşturma aşamasında etkin pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı tamamen giderdiği kabul edilerek 168/1. maddesi uyarınca indirim yapılırken indirim oranının 1/2 oranından fazla olması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 02/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.