13. Ceza Dairesi Esas No: 2019/2880 Karar No: 2019/12657 Karar Tarihi: 17.09.2019
Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2019/2880 Esas 2019/12657 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından sanığın mahkumiyetine karar verdi. Ancak, tekerrüre esas birden çok ilamın bulunması durumunda en ağırının seçilmesi gerektiği gözetilmediği için kararlar bozuldu. Ayrıca, denetimli serbestlik süresinin infazı kısıtlamasına rağmen 1 yıl olarak belirlenmesi hatalı bulundu. Kararda, 5237 sayılı TCK’nın 58/7. maddesi ve 5275 sayılı Kanunun 108/4-5-6. maddeleri yer aldı. Denetimli serbestlik süresinin belirlenmesi ve gerektiğinde uzatılması görevi, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverilme kararını verecek olan mahkemeye ait olduğu vurgulandı. Bu nedenle, hükümlerin açıklanan nedenle kısmen bozulmasına ve hüküm fıkralarındaki 5275 sayılı Kanunun 108/4 maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin düzeltilerek onanmasına karar verildi.
13. Ceza Dairesi 2019/2880 E. , 2019/12657 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesi gereğince tekerrüre esas birden çok ilamın bulunması durumunda en ağırının seçilerek tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden; hırsızlık suçundan kurulan hükümde; karar tarihi itibariyle kesin nitelikteki ilamın tekerrüre esas alınması; mala zarar verme suçundan kurulan hükümde ise; infazda karışıklığa neden olacak şekilde birden fazla ilamın birlikte tekerrüre esas alınması hususu infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı kabul edilerek bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 5237 sayılı TCK"nın 58/7. maddesinin uygulanması sırasında, 5275 sayılı Yasanın 108/4-5-6. maddesi uyarınca denetim süresini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevinin, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarınıda değerlendirerek koşullu salıverilme kararını verecek olan mahkemeye ait olduğu düşünülmeden, infazı kısıtlayacak biçimde denetimli serbestlik süresinin 1 yıl olarak belirlenmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkralarındaki 5275 sayılı Kanunun 108/4 maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.09.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.