17. Hukuk Dairesi 2016/19531 E. , 2019/8790 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; müvekkili tarafından düzenlenen sağlık sigorta poliçesi ile sigortalı olan ... ’in 24.10.2012 tarihinde İstanbul’da bir aracın çarpması sonucunda yaralandığını, sigortalının tedavi gördüğü hastaneye 28.03.2013 tarihinde 15.381,25 TL’nin müvekkili tarafından ödendiğini, sigortalısının halefi olarak Karayolları Trafik Kanunu’nun değişik 98. maddesi gereğince tedavi giderinin davalı SGK tarafından karşılanması gerektiğini başvuruya rağmen ödenmediğini beyanla ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, Sağlık hizmet sunucuları tarafından davalı kuruma gönderilen adli vaka ve trafik kazası sonucu sigortalılara ödenen ödenekler bağlanan gelir ve aylıklar ile sigortalı ve bunların bakmakla yükümlü oldukları kişilere yapılan sağlık yardımlarına ait tedavi masrafları Kanunun 21, 22, 23, 39 ve 76. maddelerindeki hükümlerin varlığı halinde kurum alacağına dönüştüğünü, sağlık hizmet sunucusu trafik kazası sonucu yapılan tedavi faturaları ve diğer faturaları bağlı bulundukları GSS inceleme ve ödeme servisine göndererek SUT hükümleri doğrultusunda ödenebilmesi için incelenmesini talep etmeleri gerektiğini, eksiklik durumunda kurumca talepleri kabul edilmediğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; 2918 sayılı Yasanın 98. maddesinde yer alan düzenleme SGK’ya prim aktarımı yapan zorunlu sigortaları kapsamakta olduğu, davacı yönünden davalıdan rücu koşulunu sağlayacak yasal bir neden bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan sağlık sigorta poliçe kapsamında ödenen tedavi giderinin rücuen tahsili istemine ilişkindir.
6111 sayılı Yasa, 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş olup somut olayda dava 30.12.2013 tarihinde açılmıştır.
2918 sayılı Yasanın 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Yasanın 59. maddesinde, “Trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın "Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı", Yasanın geçici 1. maddesi ile de "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20"sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği" öngörülmüştür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1. maddesinde, sigortacı poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği, düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanuna göre, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmak zorunludur.
Sigorta poliçesinde belirtilen, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle sigorta şirketi zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Zorumlu Sigorta şirketlerinin yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır.
Somut olayda, trafik kazasında yaralanan sigortalı olup davacı sağlık sigortacısı onun yerine ödeme yaparak
halefiyete dayalı (TTK. 1301 md.) zarar sorumlusundan talep etmektedir. Diğer bir deyişle bu talebi halefiyetin gereği hak sahibi hangi usul ve esaslardan yararlanacak ise haklara halef olanda aynı haklardan yararlanacaktır. Bu durumu sigortalının trafik kazası nedeniyle üçüncü kişilere verdiği zararları karşılayan ZMMS ve Güvence Hesabının yasanın yürürlüğünden önce yaptığı ödemelerin SGK"ya rücu edemeyeceği kuralı ile karıştırmamak gerekir.
Bu nedenlerle, davalı SGK, 6111 sayılı Yasaya göre talep edilen belgeli tedavi gideri bakımından sorumlu olduğu halde, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozma nedeni yapılmıştır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 01/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.