Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Takip dayanağı 13.06.2006 tarihli ilamda; 38.017.000.000 TL"nin ödeme tarihinden itibaren (13.HD"sinin düzelterek onama ilamında bu tarih 25.06.2004 (dava tarihi) olarak düzeltilmiştir) değişen oranlarda reeskont faizi ile tahsiline karar verildiği görülmektedir.
Reeskont faizi, TCMB"nin kısa vadeli kredi işlemlerine uyguladığı faizdir. 3095 sayılı Yasa"nın 4489 sayılı Yasa ile değişik 1/2.maddesinde "Borçlar Kanunu"nun ve Türk Ticaret Kanunu"na göre faiz ödenmesi gereken hallerde, miktarı sözleşme ile tespit edilmemişse bu ödeme, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası"nın önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli kredi işlemlerinde uygulanan reeskont oranında beş puan veya daha çok farklı ise yılın ikinci yarısında bu oran geçerli olur" ifadesi yer almaktadır.
Yine, 3095 sayılı Yasa"nın 1.maddesinin 01.05.2005 tarihinde yürürlüğe giren, 5335 sayılı Yasa ile değiştiği hususu ile ilam hükmü de dikkate alınarak bilirkişiden bu hususları içerir rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
İcra mahkemesinde ilamın hüküm fıkrasının yorumu mümkün olmayıp, hüküm içeriğinin aynen uygulanması zorunludur (HGK"nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 esas 1997/776 karar).
Bu durumda, dayanak ilamdaki reeskont faiz oranını avans faizi olarak yorumlayıp raporu sunan bilirkişinin bu raporuna itibar edilerek yazılı şekilde şikayetin kısmen kabul ve reddi yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.