Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İİK"nun 83.maddesinde; "Maaşlar, her nevi ücretler..., borçlu ve ailesinin geçinmeleri için icra müdürünce lüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra haczolunabilir. Ancak, haczolunacak miktar bunların dörtte birinden az olamaz..." hükmünü içerir. Anılan yasal düzenleme kamu düzeniyle ilgili olup, İİK"nun 16/2.maddesi uyarınca süresiz şikayeti tabidir.
İİK"nun 83/a maddesi gereğince de; "82 ve 83"ncü maddelerde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar muteber değildir." Ancak haciz sırasında ve daha sonra özel Kanun"da haciz edilemeyeceği yazılı bu haktan (82/1) feragat edilebilir (HGK"nun 31.03.2004 tarih 2004/12-2002).
Dosya kapsamında, borçlunun evinde takip kesinleştikten sonra 20.02.2007 tarihinde yapılan haciz sırasında maaşının tamamına haciz konmasına muvafakat etmesi üzerine, çalıştığı kuruma maaşın tamamının haczi için 22.02.2007 tarihinde müzekkere yazılarak haczin uygulandığı görülmektedir. Borçlunun yukarıda açıklanan muvafakatı haczedilmezlik şikayetinden feragati içermektedir. Mahkemece, şikayetin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.