18. Ceza Dairesi 2019/5153 E. , 2019/13454 K.
"İçtihat Metni"
KARAR
Hakaret ve basit tehdit suçlarından sanık ..."nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1, 125/4, 106/1-2.cümle, 43/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 2.800,00 Türk lirası ve 3.000,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına dair Ankara 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/06/2017 tarihli ve 2017/305 esas, 2017/559 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 10/04/2019 gün ve 2019/36863 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı 5237 sayılı Kanun’un 125. maddesinde düzenlenen hakaret suçunun, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinin 02/12/2016 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile değiştirilmezden önceki haliyle de, anılan maddenin 253/1-a maddesi gereğince de uzlaşmaya tâbi olması; yine tehdit suçunun da anılan 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı Kanun"un 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi gereğince uzlaşma kapsamına alınması karşısında, her iki suç yönünden de sanık ve katılana soruşturma ve kovuşturma evresinde usulüne uygun bir uzlaşma teklifi yapılmadığı cihetle, 5271 sayılı Kanun"un 253 ve 254. maddelerinde 6763 sayılı Kanun’la yapılan değişiklik de nazara alınarak, dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilip, uzlaştırma işlemleri yapıldıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
(1) Aşağıdaki suçlarda, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar gören gerçek veya özel hukuk tüzel kişisinin uzlaştırılması girişiminde bulunulur:
a) Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlar.
b) Şikâyete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın, Türk Ceza Kanununda yer alan;
1. Kasten yaralama (üçüncü fıkra hariç, madde 86; madde 88),
2. Taksirle yaralama (madde 89),
3. Tehdit (madde 106, birinci fıkra),
4. Konut dokunulmazlığının ihlali (madde 116),
5. Hırsızlık (madde 141),
6. Dolandırıcılık (madde 157),
7. Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması (madde 234),
8. Ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması (dördüncü fıkra hariç, madde 239),
suçları.
c) Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar." şeklinde hükme yer verilmiştir.
Sanık hakkında 106/1. maddesinin 2. cümlesinde düzenlenen basit tehdit ve TCK"nın 125/1 maddesinde düzenlenen hakaret suçlarından kamu davası açıldığı ve yapılan yargılama sonucu mahkumiyet kararının verildiği, her iki suçun da uzlaşma kapsamında olduğu, soruşturma ve kovuşturma aşamalarında uzlaştırma işlemi yapılmadığının anlaşılması karşısında 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinde öngörülen yönteme uygun biçimde sanık ve katılan arasında uzlaştırma işlemi yapılmadan mahkumiyet hükmü kurulması hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Hakaret ve tehdit suçundan suçundan sanık ... hakkındaki Ankara 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/06/2017 tarihli ve 2017/305 esas, 2017/559 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- CMK’nın 309. maddesinin 4-b fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 01/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.