![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2016/11998
Karar No: 2019/8957
Karar Tarihi: 23.12.2019
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/11998 Esas 2019/8957 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26/03/2010 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11/06/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, tarafların müştereken ve iştirak halinde malik olduğu 1 adet taşınmazdaki ortaklığın aynen taksim, olmadığı taktirde satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
Bir kısım davalılar vekili, taşınmaz üzerinde müvekkillerine ait muhdesatların bulunduğunu belirterek ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 80 ada 44 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın, aynen taksim mümkün olmadığından, satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının paydaşlığın satış suretiyle giderilmesini istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez.
Somut olaya gelince; hükmü temyiz eden bir kısım davalılar vekili 05.05.2017 tarihli dilekçesi ile davacı ..."in taşınmazdaki payını hüküm ve temyiz tarihinden sonra davalı müvekkillerinden ... ve ..."ya satış yoluyla devrettiğini ve müvekkillerinin taşınmazın satılmasını istemediklerini bildirmiş; dava konusu taşınmazın güncel tapu kaydından da davacının taşınmazdaki 1/4 payını 19.10.2016 tarihinde eşit hisseli olarak davalı paydaşlar ... ve ..."ya sattığı, davacının taşınmazda payının kalmadığı anlaşılmıştır.
Bu duruma göre, davacının dava konusu taşınmazda payının kalmadığı ve o taşınmazda paydaş olan kişilerin davalılardan ibaret kaldığı ve davalıların da ortaklığın giderilmesi konusunda bir taleplerinin de bulunmadığı anlaşıldığından davalıların talepleri doğrultusunda bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 23.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.