Tehdit - kasten yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/12364 Esas 2020/9371 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/12364
Karar No: 2020/9371
Karar Tarihi: 7.09.2020

Tehdit - kasten yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/12364 Esas 2020/9371 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Temyiz isteği reddedilen sanığın, silahla tehdit suçundan verilen hükmün bozulmasına karar verildi. Sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, Temyiz davası esastan reddedilerek hükümlerin onanmasına karar verildi. Kanunda öngörülen suç tiplerine uygun olduğu ve cezaların kanuni bağlamda uygulandığı belirtildi. Son olarak, Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK\"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK\"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde infaz aşamasında gözetilebileceği belirtildi.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin karar
- TCK\"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğu
4. Ceza Dairesi         2016/12364 E.  ,  2020/9371 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, kasten yaralama
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
    Anlaşıldığından, sanık ... müdafinin temyiz davası isteği hakkında KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
    2-Sanık ...’a yüklenen kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanığa yükletilen kasten yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
    Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde infaz aşamasında gözetilebileceği,
    Anlaşıldığından, sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
    3-Sanık ...’a yüklenen silahla tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
    a-Sanığın aşamalarda suçlamayı kabul etmemesi, suçta kullanıldığı iddia ve kabul edilen tüfeğin ele geçmemiş olması, katılan ...’ın kovuşturma evresinde tekrarladığı kolluk beyanında sanığın tüfeği kendilerine doğrulttuğunu, katılan ... ise sanığın tüfeği ... ve ailesine doğrultarak tehdit ettiğini, ayrıca kolluk aşamasında dinlenen tanık ...’ın da sanığın tüfeği ...’ın ailesine doğrultarak tehdit ettiği biçimindeki anlatımı karşısında, ifadeler arasındaki çelişkilerin giderilmesi, giderilemediği takdirde tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek, hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmeden yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    b-Kabule göre de;
    aa-Taraflar arasında yaşanan kavgada ilk haksız hareketin kimin tarafından gerçekleştirildiğinin tespit edilmediğinin kabul edilmesi karşısında, sanık hakkında TCK’nın 29 maddesi uygulanmayarak fazla ceza tayin edilmesi,
    bb-Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde uygulanması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/09 /2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.