(Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi 2013/27375 E. , 2014/329 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava Türü : İşe İade
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı işçi, ... Belediyesinde 3 yıl kadar önce işçi olarak işe başladığını ve kendisine kadro verildiğini, ancak belediyece geçici işçi olduğunun kabulü ile geçici işçi çalıştırılmasına ilişkin yasada belirtilen sürenin tamamlanmasının gerekçe gösterilerek işine son verildiğini , kadrolu işçi olması nedeniyle belirtilen fesih nedeninin ileri sürülemeyeceğini belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.
Davalı ..., yapılan işlemin usul ve yasaya uygun olduğunu, davacının ilgili kanuna göre kadroya atamasının yapılmasının mümkün olmadığını, davalının geçici işçi statüsünde olduğu için yasal süresinde işten çıkarıldığını, feshin geçerli nedene dayandığını, davacının eski belediye başkanının oğlu olması nedeniyle haksız olarak işe alındığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, geçici işçi statüsünde olan davacının 6 aydan az süreli çalışabileceği gözetilerek işverence yapılan feshin haklı nedene dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 2011/13847 Esas ve 2012/6588 Karar sayılı 06.04.2012 günlü ilamıyla davacının geçici işçi statüsünde çalıştığının anlaşıldığı ancak çalışmasının vizeli olup olmadığının belirlenerek, vizeli olduğunun tespiti halinde işverence yapılan iş sözleşmesinin feshi işleminin iş sözleşmesini askıya alma işlemi olduğunun gözetilerek davanın reddine; davacının vizeli çalışmadığının tespiti halinde ise 5620 sayılı Yasaya uygun olmayan iş sözleşmesinin hükümsüz olduğu, sözleşmenin fesih tarihinden itibaren ileriye dönük sonuç doğurmayacağı çalışmanın açıkça kanuna aykırı olarak yapılması karşısında feshin kanun gereği geçerli sebeple yapıldığının kabulü gerekeceği sebepleriyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek davalı Belediyeye davacının vizeli mi yoksa vizesiz mi çalıştırıldığı hususunda müzekkere yazılmış, Belediye cevabında davacının işçi olarak alınmasına dair Valilikten vize alınmadığını, geçici işçi olarak çalışması için İçişleri Bakanlığından izin alındığını ve davacının geçici işçi statüsünde çalıştırıldığını bildirilmesi üzerine, işveren konumundaki davalı Belediyenin geçici işçi statüsünde olan davacının 5620 sayılı Yasanın 3/2. maddesine aykırı olarak vizesiz çalıştırılmasının mevzuata uygun olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki temel uyuşmazlık davacının daimi işçi kadrosuna mı yoksa geçici işçi kadrosuna mı atamasının yapıldığıdır.
Yargılama sırasında 01.05.2010 tarihinde davacının durumu İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü"nden sorulmuş ve İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü 25.05.2010 tarih ve 900/15279 sayılı cevabi yazısında; ... Belediyesinin 18.07.2008 tarih ve 1801 sayılı yazısı ile geçici işçi çalıştırabilmek için talepte bulunduğunu, 15.08.2008 tarihli Bakan onayı ile (1) personel istihdamına izin verildiğinin 19.08.2008 tarih ve 902-22012 sayılı yazı ile ... Valiliğine bildirildiğini, 5393 sayılı Belediye Kanununun Geçici 1. maddesine göre Bakanlıkça verilen iznin kişiye münhasır olmadığı gibi, memur, işçi, sözleşmeli statüsü ile bağlayıcı olmadığını, genel anlamda personel istihdamına yönelik olduğunu ve Belediye personelini atama yetkisinin 5393 sayılı Belediye Kanununa göre Belediye Başkanına ait olduğu ve müzekkere ekinde sunulan Belediyenin 19/02/2009 tarih ve 182 sayılı yazısında, ilgilinin (davacının) emekliye ayrılan personelden boşalan " usta" unvanlı sürekli işçi kadrosuna atamasının yapıldığı yönünde bilgi verildiğinin anlaşıldığını, verilen istihdam izninin geçici veya sürekli işçi istihdamında kullanılıp kullanılmamasının belediyenin takdirinde olduğu hususu vurgulanmıştır.
Somut olayda davacının işe alındığı kadro Belediyenin 19/02/2009 tarih ve 182 sayılı yazısından anlaşıldığı üzere emekliye ayrılan personelden boşalan " usta" unvanlı sürekli işçi kadrosudur. Davalı ..., İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün 27.02.2009 tarih ve 900-5457 sayılı yazısı ekinde Belediyenin 19.02.2009 tarih ve 182 sayılı yazısını 13.09.2006 tarih ve 2006/75 sayılı Genelge uyarınca iade etmesini atama işleminin kabul görmediği şeklinde yorumlamış ise de bu genelgede kanun, tüzük, yönetmelik ve genelgeler tereddüte yer vermeyecek şekilde açık olmasına rağmen görüş istenildiği ve ilgili Belediyelerce yapılan yazışmaların gerekli araştırma yapılarak Valilik kanalıyla yapılmasının gerektiğine yönelik olup uygulamada birliğin sağlanmasının amaçlandığı, talebin haklı veya haksızlığıyla bir ilgisi bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacının kıdeminin davalı Belediyenin alt işvereni ... Ltd. Şti.nde geçen sürenin de toplamıyla 6 ayın üzerinde bulunduğu ve işe iade koşulları gerçekleştiğinden davalı Belediyece yapılan feshin gerekçesinin davacının daimi işçi kadrosuna uygun olmadığından ve başkaca haklı ve geçerli fesih nedeni olgusu iddia ve ispat edilemediğinden davanın kabulüne ve davacının işe iadesine karar verilmek gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının davalı işyerine İŞE İADESİNE,
3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 25.20 TL harçtan, peşin alınan 15.60 TL"nin mahsubu ile bakiye 9.60 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
6. Davacının yaptığı 68.00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1500,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8. Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine,
9. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davacıya iadesine,
KESİN olarak 15.01.2014 gününde, oybirliği ile karar verildi.