22. Hukuk Dairesi 2018/1062 E. , 2018/2521 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, asıl davada, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, yıllık izin, giyim, yol ve yemek ücreti ile fazla çalışma ücreti alacaklarının; birleşen davada, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ve fazla çalışma ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın davacı vekili, davalı ... vekili ve davalı ... İnş. Tem. Hay. Yem. Müh. Taş. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. Vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce yapılan inceleme sonucunda 11.10.2016 tarihli mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiş bozma ilamına uyulmasına karar veren mahkemece davanın bir kısmının usulden bir kısmının esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Somut olayda; Davacı birleşen 2015/553 esas sayılı dava dosyası ile kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, yıllık izin ücreti talepli ek dava açmış, Mahkemece 20.10.2015 tarihli kararla ek davanın somut dava ile birleştirilmesine karar verilmiş, asıl dava ve birleşen dava hakkında 06.11.2015 tarihinde kısmen kabul kararı verilmiştir. Kararın taraflarca temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 11.10.2016 tarihli kararında asıl davanın belirsiz alacak davası türünde açıldığı ve bu davada ileri sürülen kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, yıllık izin, giyim, yol ve yemek ücreti alacaklarının somut olayın özelliğine göre, gerçekte belirlenebilir alacaklar olup, belirsiz alacak davasına konu edilemeyecekleri nazara alınarak, asıl dava bakımından anılan alacaklara yönelik taleplerin usulden reddi gerekirken, esastan karar verilmesi hatalı olduğu belirtilmesine karşın mahkemenin birleşen dava yönünden de anılan alacaklar hakkında hukuki yarar yokluğundan usulden red kararı verdiği, ve devamında 03.11.2017 tarihli tashih şerhi ile Mahkemenin 11/10/2017 tarih 2017/256 esas ve 2017/482 karar sayılı kararda açık hataya düşüldüğünden bahisle ilgili kararın 1-A) bendinden önce gelmek üzere "Mahkememizin birleşen 2015/553 esas sayılı dava dosyasının HMK"nun 114/1-ı maddesi gereğince derdestlik nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE" ibaresi eklenmek suretiyle 6100 sayılı HMK"nun 304/1.maddesi gereğince hükmün tashihine karar verildiği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri 304. madde uyarınca Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir.
Mahkemece, tashihine karar verilen hususun maddede belirtilen açık hatalardan olmadığı görülmektedir. B u doğrultuda birleşen dosya yönünden tefhim edilen hüküm ile davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş iken tashih şerhi ile derdestlik nedeniyle dava şartı yokluyla usulden reddine karar verilmesi mümkün değildir. Mahkemece yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Öte yandan ; tarafların temyiz itirazları, bozma sebepleri dışında kalan hususlar yönünden reddedilmiş olup , taraflar lehine kazanılmış hak oluşmuştur. Bu doğrultuda, birleşen dosya yönünden herhangi bir bozma sebebi yokken Mahkemece, birleşen dosya hakkında bozma öncesi karardan farklı bir karar verilmesi hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden sair yönler şimdilik incelenmeksizin BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.