
Esas No: 2017/10193
Karar No: 2018/8132
Karar Tarihi: 11.12.2018
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/10193 Esas 2018/8132 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi, 20.12.2013 havale tarihli dilekçesi ile ..., Esenköy 166 ada 15 (eski 312) parsel sayılı 235,98 m² yüzölçümlü taşınmazın kesinleşen ... sınırı içinde kaldığı, öncesi ve eylemli durumu itibarıyla da ... olduğu iddiasıyla, davalı adına olan tapu kaydının iptali, ... niteliğiyle Hazine adına tescili, elatmanın önlenmesi ve kal istemiyle dava açmıştır.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile dava dilekçelerinde kal talebinde bulunmadıklarını, ancak raporda taşınmazın ... olan kısmında bina olduğunun belirlendiğini bu sebeple davanın kabulü ile birlikte kal kararı verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, taşınmazın (A) harfi ile işaretli 97,31 m² bölümünün tapu kaydının iptaline, ... niteliği ile Hazine adına tesciline, elatmanın önlenmesi ve kal isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1944 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen ... kadastrosu, 17.06.1982 tarihinde ilan edilip kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulaması, 25.07.1990 tarihinde ilan edilip kesinleşen 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması, 10.05.1963 tarihinde kesinleşen arazi kadastrosu vardır.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi tarafından kesinleşmiş ... tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile gösterilen kısmının ... tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 11/12/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.