Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11901
Karar No: 2016/4755
Karar Tarihi: 17.03.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/11901 Esas 2016/4755 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı taşınmaz satış sözleşmesi yapıldığını ancak taşınmazda mülkiyet hakkı devredilmiş gibi görünmesine rağmen tasarruf yetkisinin bulunmadığını iddia ederek davalıdan şimdilik 50.000 TL alacak istemiştir. Ancak, mahkeme belirsiz alacak davası şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yararı bulunmadığından reddetmiştir. Kararda, belirsiz alacak davası açılabilmesi için alacağın miktarını veya değerini tam ve kesin olarak belirleyemez durumda olunması gerektiği belirtilerek, somut olayda dava konusu alacak miktarının hesap edilebilir nitelikte olduğu vurgulanmıştır. Bu nedenle, mahkemece davacıya dava konusu olan alacak miktarının açıklattırılarak, davasını tam dava olarak sürdürmesi ve toplam alacak üzerinden eksik peşin harcı tamamlaması konusunda kesin süre verilmesi gerekmektedir. Kararda, HMK'nun 107. maddesinde belirsiz alacak davası düzenlendiği ancak belirsiz alacak veya kısmi dava açılmasında alacaklının hukuki yararının bulunmaması durumunda davanın usulden reddedileceği ve dava şartı noksanlığı tespit edilirse davanın usulden reddedileceği belirtilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2015/11901 E.  ,  2016/4755 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın hukuki yarar yokluğundan reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onun yokluğunda duruşmaya başlanarak duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, taraflar arasında taşınmaz satış sözleşmesi yapıldığını, sözleşmede taşınmazın kiralanması ve AVM"nin işletilmesiyle ilgili olarak tarafların karşılıklı mükellefiyetlerinin ve taahhütlerinin belirleneceğinin yazılı bulunduğunu, sözleşme ile mülkiyet hakkı devredilmiş gibi görünmekle birlikte müvekkilinin taşınmazda bir tasarruf yetkisinin bulunmadığını, taşınmazın gerçek değerinin daha düşük olduğunu belirterek, edimler arasındaki orantısızlığın aşırı yararlanma sebebiyle edimler arasındaki orantısızlığın giderilmesine, belirsiz orantısızlıktan doğan şimdilik 50.000 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, açılan davada davacının iddia ettiği alacağın ve zararın belirlenebilmesinin mümkün olduğu, buna rağmen davanın HMK"nun 107. maddesi gereği belirsiz alacak davası olarak açıldığı, belirsiz alacak davası şartlarının oluşmadığı, hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 17.03.2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    -MUHALEFET ŞERHİ-

    Her ne kadar 6100 sayılı HMK"nın 107. maddesinde belirsiz alacak davası düzenlenmiş ise de, belirsiz alacak davası, davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin davacıdan beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu hallerde açılabilir (HMK madde 107-1). Aksi halde belirsiz alacak davası açılamaz. Öte yandan, talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz (HMK.madde 109/2). Alacak miktarının tartışmasız veya açıkça belirli olduğu hallerde belirsiz alacak veya kısmi dava açılmasında alacaklının hukuki yararı bulunmamaktadır. Hukuki yarar dava şartlarındadır. (HMK madde 114/4).
    Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemiş ise davayı dava şartı yokluğu sebebiyle reddeder (HMK madde 115/2)
    Somut olayda dava, davacının davalıdan satın aldığı taşınmazın değerinin daha düşük olduğu, edimler arasında aşırı orantısızlık bulunduğu iddiasıyla açılan alacak davasıdır. Dava konusu alacak miktarı hesap edilebilir(belirlenebilir) niteliktedir. Harca esas değer olarak 50.000 TL gösterilmiş, ancak dava dilekçesinde, 450.000 TL alacağın bulunduğu açıkça belirtilmiş, fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuştur. Bu durumda mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde davacıya dava konusu olan alacak miktarı açıklattırılarak, davasını tam dava olarak sürdürmesi ve toplam alacak üzerinden eksik peşin harcı tamamlaması konusunda belirtilen yasa hükmü uyarınca kesin süre verilip, sonucuna göre bir karar tesisi gerekirken, yukarıda bahsi geçen hükümler gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olacağı kanaatiyle bozmayı gerektirdiğinden sayın çoğunluğun onama gerekçesine iştirak etmiyoruz.17.03.2016

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi