Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili tarafından borçlu şirket hakkında genel haciz yolu ile takip başlatılmış; Borçlu şirket vekili, müvekkiline gönderilen (örnek 49-7) ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini belirterek tebliğ tarihinin düzeltilmesi isteminde  bulunmuştur.
Borçlunun sözkonusu başvurusu açıklanan bu şekli ile şikayet niteliğindedir. HGK.nun 5.6.1991 tarih ve 1991/12-258 esas 1991/344 karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere seçilen takip şekline göre icra dairesine itiraz edilmesinden ayrı olarak şikayetçinin (7) günlük şikayet süresi içinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması zorunludur.
Somut olayda borçlu takipten 27.12.2006 tarihinde haberdar olduğundan bahisle  icra dairesine aynı gün, itiraz dilekçesini sunup borca vs.ye itiraz etmiştir. Adı geçenin ödeme emrinin tebligatının usulsüz olduğundan bahisle mahkemeye başvurusu ise 8.1.2007 tarihinde yapılmıştır.
Mahkemece, borçlunun bu istemi; öğrenme tarihine göre (7) günlük süreden sonra ileri sürüldüğünden şikayetin süreden reddi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 09.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.