11. Ceza Dairesi Esas No: 2019/5134 Karar No: 2019/9434 Karar Tarihi: 16.12.2019
Defter - kayıt ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/5134 Esas 2019/9434 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karabük 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin, 2012 takvim yılına ait defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle sanık hakkında \"defter, kayıt ve belgeleri gizlemek\" suçundan açılan kamu davasında hüküm kurduğu ancak yapılan incelemeler sonucunda eksik araştırma ve incelenme ile hüküm kurulduğu ortaya çıktı. Ayrıca, kovuşturmanın sona erdirilmesi, hükmün tesis ve tefhimine geçilmeden önce son konuşan tarafın hazır bulunan sanık veya müdafii olması gerektiği cihetle, bu hak sanığa tanınmadığı için yasaya aykırı hareket edildiği belirtildi. Bu nedenlerle hükmün BOZULMASINA karar verildi. Kanun maddeleri olarak 5271 sayılı CMK'nin 216. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2019/5134 E. , 2019/9434 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme HÜKÜM : Mahkumiyet
1- Sanık hakkında 2012 takvim yılına ait defterlerin ibraz edilmemesi nedeniyle “defter, kayıt ve belgeleri gizlemek” suçundan açılan kamu davasında; aynı takvim yılına ait defter ve belgelerin daha önce sanıktan 20.09.2012 tarihli tebligatla istendiği, ibraz edilmemesi nedeniyle sanık hakkında Karabük 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 08.07.2014 tarihli, 2013/181 Esas 2014/271 Karar sayılı kararıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmakla; mükerrer yargılama olup olmadığının tespiti açısından belirtilen dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesinden sonra, aynı takvim yılı/yıllarına ait defter ve belgelerin birden fazla kez ibrazının istenilmesi halinde yapılan ilk tebliğ ile suçun oluşacağı, ikinci kez istenmesi üzerine belgelerin ibraz edilmemesinin ikinci bir suç oluşturmayacağından mükerrirlik hususu da gözetilerek sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- 5271 sayılı CMK’nin 216. maddesindeki düzenleme uyarınca kovuşturmanın sona erdirilmesi, hükmün tesis ve tefhimine geçilmesinden önce son konuşan tarafın hazır bulunan sanık veya müdafii olması gerektiği cihetle; hükmün verildiği 25.06.2015 tarihli oturumda hazır bulunan sanıktan sonra katılan kurum vekiline söz verilerek duruşmanın bittiği belirtilip son söz sanığa verilmeden hüküm kurularak sanığın savunma hakkının kısıtlanması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu sebeplerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 16.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.