10. Hukuk Dairesi 2020/9075 E. , 2021/1682 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
No : 2016/15-2020/87
Davacı, ... Dokumacıları Esnaf ve Sanatkârları Odasında kayıtlı olduğu ve primlerini ödediği iddiasıyla 20.03.1980–02.03.1992 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
24.04.1992 tarihinde 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olarak kayıt ve tescili yapılan davacının; 22.03.1985–02.03.1992 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalılığına dayanak olarak ... Dokumacıları Esnaf ve Sanatkârları Odasındaki üyeliğinin alındığı; Kurum memurlarının yaptığı inceleme sonucu anılan üye kaydındaki davacı isminin, başka bir ismin tahrif edilerek yazıldığının anlaşılması sonucu davalı Kurumun, tescil tarihi itibariyle sigortalılık kaydının iptali üzerine açılan eldeki davada, Mahkemece verilen 14.05.2008 günlü, 2007/131 E., 2008/225 K. sayılı kararın, Dairemiz 09.11.2009 günlü 2008/12788 E., 2009/16954 K. nolu ilamı ile “...Yapılacak araştırma ve inceleme sonucu davacının, ... Dokumacıları Esnaf ve Sanatkârları Odasındaki üyeliğinin geçerli bir kayda dayandığının belirlenmesi halinde; bu kez dava konusu dönemde davacının kendi nam ve hesabına çalışma olgusunun varlığı araştırılarak, her iki olgunun varlığı halinde; 22.03.1985 – 02.03.1992 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalılığının iptal edilmesinin mümkün olmadığı gözetilmelidir. Aksi takdirde; anılan dönemde davacının 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı ve aynı Kanunun 79. maddesi hükmüne göre isteğe bağlı sigortalı olmak için Kuruma yazılı başvurunun yada isteğe bağlı sigortalı olma iradesini ortaya koyacak şekilde Kuruma prim ödemesinin varlığının koşul olduğu gözetilerek, davacının, yaptığı her bir prim ödemesinin yapıldığı tarihten itibaren (zorunlu sigortalılıkla çakışmamak kaydıyla) karşıladığı süre kadar 1479 sayılı Kanun kapsamında isteğe bağlı sigortalı kabul edilmesi gereken süreler belirlenerek karar verilmesi gerekir...” denilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde bozma gereği yerine getirilmemiştir.
Mahkemece yapılacak iş, davacının prim ödemesi olup-olmadığının ve prim ödemesi var ise ödeme tarihlerinden ileriye doğru karşıladığı isteğe bağlı sigortalılık süresinin davalı Kurumdan sorularak ihtilaf halinde bilirkişi incelemesi ile varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek hâlinde davacıya iadesine, 16.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.