Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14840
Karar No: 2016/4720
Karar Tarihi: 17.03.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/14840 Esas 2016/4720 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı ve davalılar arasında bir bayilik sözleşmesi bulunmaktadır. Ancak davacı dava konusu sözleşmeleri dava tarihi itibariyle imzalamamıştır. Sözleşmenin yürürlüğe girmesi tarafların imzalamasıyla mümkündür. Rekabet Kurumu'nun kararı gereği taraflar arasındaki dikey anlaşmanın dava konusu sözleşmelerle sonlandırılması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle davacının dava konusu sözleşmelerin ifasını amaçlayan davasının reddi yerel mahkeme kararıyla onanmıştır. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan taraf vekillerinin karar düzeltme istemi reddedilmektedir. 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun'un 4. maddesi gereğince dikey anlaşmaların ifası istenemezken, 56. madde söz konusu anlaşmaların hukuka aykırı olması halinde uygulanabilir.
19. Hukuk Dairesi         2015/14840 E.  ,  2016/4720 K.

    "İçtihat Metni"


    Davacı-birleşen dava davacısı...... vek. Av....... ile davalı ..., davalı-birleşen dava davalısı ...vek. Av. ...... arasında görülen dava hakkında ......(Kapatılan) ..... Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 14/01/2014 gün ve 2011/240 E. - 2014/7 K. sayılı hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 24/03/2015 gün ve 2014/6823 E.-2015/4124 K. sayılı ilamına karşı taraf vekilleri tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan taraf vekillerinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 3,20 -TL harçların ve takdiren 261,00 -TL para cezasının karar düzeltme isteyenlerden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 17/03/2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    Taraflar arasında ötedenberi yürürlükte olan bir bayilik sözleşmesi varken ve feshedilmemişken davacının davasına dayanak yaptığı 29.03.2010 tarihli bayilik sözleşmesi ve bu sözleşmenin bazı maddelerinde değişiklik yapan 12.05.2010 tarihli ek sözleşme davalılar tarafından imzalanarak davacıya teslim edilmiştir. Bu sözleşmelerden 29.03.2010 tarihli asıl sözleşmenin 22. maddesinde; bu sözleşmenin davacıda kalmak üzere bir nüsha imzalanacağı ve imza gününde yürürlüğe gireceği, ayrıca davacının bu sözleşmeyi ............ Fransa üst yönetimi tarafından onay verilmemesi halinde 60 gün içinde tek taraflı feshetme hakkına sahip olduğu yazılıdır.


    Davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu dava konusu sözleşmelerin dava tarihi itibariyle davacı tarafından imzalanmadığı anlaşılmaktadır.
    Sözleşmenin 22. maddesi uyarınca bir nüsha olarak düzenlenen bu sözleşme ancak tarafların imzalamasıyla yürürlüğe gireceğine göre, sözleşme dava tarihinde henüz yürürlüğe girmemiştir.
    Taraflar arasında eskiden beri bayilik ilişkisi olduğu ve bu ilişkiyi sağlayan bir bayilik sözleşmesi bulunduğu; davacının 60 gün içinde tek taraflı fesih hakkı olduğu halde dava konusu yeni sözleşmeleri imzalamadığı, bu yüzden bu sözleşmelerin yürürlüğe girmediği anlaşılmakla; Dairemizin 24.03.2015 tarihli bozma kararında yer alan "Sözleşme davacı elinde olduğuna ve davalının imzasını taşıdığına göre taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulduğunun kabulü gerekir." hükmünün somut olay bakımından yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır. Bu bakımdan yerel mahkemenin tarafların dava konusu sözleşmeyle bağlı olmadıkları şeklindeki kabulü doğru olmuştur.
    Öte yandan dosya içerisinde bulunan ve davalılar vekili tarafından davacı vekilinin temyizine cevap dilekçesinde ve kendisinin karar düzeltme dilekçesinde öne çıkarılan Rekabet Kurumu kararının yerel mahkeme tarafından irdelenmemiş olması yerel mahkeme kararında bir eksiklik olarak değerlendirilebileceği gibi, yerel mahkemenin maddi vakıayı kabul şekline göre bu konuya temasa gerek görmediği şeklinde de düşünülmesi mümkündür.
    Konuya bu açıdan bakıldığında; bir an için dava konusu sözleşmelerin davacı tarafından da imzalanmış sayılması gerektiği kabul edilse bile; Rekabet Kurumu"nun 06.06.2012 tarihli ve 12-30/877-261 sayılı kararı ile taraflar arasındaki 26.10.2000 tarihli sözleşme ile kurulan dikey ilişkinin dava konusu 29.03.2010 ve 12.05.2010 tarihli sözleşmelerle kesintiye uğramadığı, bahse konu dikey anlaşmanın 18.09.2005 tarihinden önce yapılmış olması sebebiyle 18.09.2010 tarihine kadar 2002/2 sayılı Dikey Anlaşmalara İlişkin Grup Muafiyeti Tebliği kapsamında grup muafiyetinden yararlandığı, bu nedenle tarafların aralarındaki dikey anlaşmayı sonladırmaları gerektiğine karar verilmiştir.
    Bu durumda 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun"un 4. maddesine aykırı olan dava konusu bu anlaşmaların aynı kanunun 56. maddesi gereğince ifası istenemeyeceğinden, davacının dava konusu sözleşmelerin ifasını amaçlayan davasının yerel mahkemece reddine karar verilmesinin sonucu itibariyle doğru olduğu anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca; davalılar vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin önceki bozma kararı kaldırılarak sonucu itibariyle doğru olan yerel mahkeme kararının gerekçesi düzetilerek onanması gerektiği görüşünde olduğumuzdan saygıdeğer çoğunluğun davalılar vekilinin karar düzeltme talebinin reddi şeklinde gerçekleşen görüşüne muhalifiz.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi