23. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/7676 Karar No: 2017/3479 Karar Tarihi: 28.11.2017
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/7676 Esas 2017/3479 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2015/7676 E. , 2017/3479 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki mülkiyetin tespiti davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl ve birleşen davada davacı vekili, müvekkilinin dava konusu taşınmazı ..."dan satın aldığını, ..."nun kooperatife ait inşaatların asansörlerini yapması şartıyla dairenin mülkiyetinin verilmesi konusunda anlaşıldığını ileri sürerek, dava konusu dairenin mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti ile kat mülkiyetine veya kat irtifakına geçildiğinde dairenin davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin dava konusu daireyi asansörlerin yapılması şartıyla ... isimli şahsa sattığını, karardan bir gün sonra davacının ... ile anlaşarak daireyi mevcut şartlar doğrultusunda ve bu şartları bilerek satın aldığını, ancak ..."nun varılan anlaşma çerçevesinde taahhütlerinin hiçbirini yerine getirmediğinden dairenin davacıya verilmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının birleşen dosya davalısından dava konusu bağımsız bölümü aldığı, ancak birleşen dosya davalısının edimini yerine getirmediği ve bu nedenle kooperatif ortağı olmadıkları anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir. Hüküm kısmında davalılardan ...’nun kendisini vekille temsil ettirmediği halde “İş bu dava dosyası yönünden davalılar kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan" şeklinde yazılması doğru doğru değilse de, HMK"nın 304. maddesi uyarınca tarafların başvurusu üzerine ya da re"sen düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.