Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/358
Karar No: 2017/3477
Karar Tarihi: 28.11.2017

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/358 Esas 2017/3477 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı kooperatifin üyesi olduğunu ve kendisine tahsis edilen dairenin başkasına tahsis edildiğini iddia ederek kooperatif üyeliğinin tespit edilmesini talep etti. Birleşen dava ise, davacının satın aldığı dava konusu dairenin asıl davacı tarafından işgal edildiğini öne sürerek tahliyesi ile ecrimisil tazminatının tahsili talep edildi. Mahkeme asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verdi. Ancak Yargıtay'ın bozma ilamı gereği, tahsis önceliği belirlenmediğinden kararın bozulmasına karar verildi. Dosyanın incelenmesi sonucunda, asıl davacının birleşen davacının kooperatif üyesi olduğu süreçte dava konusu bağımsız bölümde oturmaya başladığı ve yerle ilgili aidatları ödediği anlaşıldı. Sonuç olarak, tahsis önceliğinin asıl dava davacısına ait olduğu sabit olduğundan, asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu.
23. Hukuk Dairesi         2017/358 E.  ,  2017/3477 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kooperatif davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-karşı davalı ... vekili ve davalı-karşı davacı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, dava konusu C blok 27 No.lu bağımsız bölümün müvekkiline tahsis edildiğini, ancak birleşen dava davacısının müvekkiline tahsis edilen dairenin kendisine ait olduğunu iddia ettiğinden bahisle müvekkilinin davalı kooperatife üye olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen davada davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, satın aldığı dava konusu bağımsız bölümün asıl davanın davacısı tarafından işgal edildiğinden bahisle söz konusu dairenin tahliyesi ile ecrimisil tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı kooperatif temsilcisi asıl davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesince; asıl dava davacısının kooperatif ortaklığının devam ettiğini kabul doğru ise de tahsis önceliğininin, oturma olgusu da dikkate alınarak belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekçesiyle bozulması üzerine bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda bu kez birleşen davanın kabulüne asıl davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Mahkeme tahsis önceliğinin birleşen dosya davacısı ..."a ait olduğu kabulünden hareketle davayı sonuçlandırmış ise de bu kabul dosyadaki delillerle örtüşmemektedir. Asıl dava davacısı ..."nın birleşen dosya davacısının kooperatife üye kabulünden çok önce dava konusu bağımsız bölümde oturmaya başladığı, dosyada görüşüne başvurulan bilirkişi; bağımsız blüm numarasının değişebileceğini belirtmiş olmasına rağmen birleşen dosya davacısının men"i müdahale talepli davasından da anlaşılacağı üzere davacının oturduğu ve kooperatif tarafından birleşen dosya davacısına satılan yerin aynı yer olduğu konusunda bir uyuşmazlık bulunmadığı, bu yerle ilgili aidatların davacı ... tarafından ödendiği, kooperatifin ikamete ve aidat ödemelerine razı göstererek zımni tahsisin oluştuğu anlaşılmaktadır.
    Bu durumda tahsis önceliğinin asıl dava davacısı ..."ya ait olduğu sabit olduğundan asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle, bozma nedenine göre birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi