Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/15083 Esas 2016/110 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15083
Karar No: 2016/110
Karar Tarihi: 11.01.2016

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/15083 Esas 2016/110 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2015/15083 E.  ,  2016/110 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 04/09/2008 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16/06/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının manevi tazminata yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, kasten yaralamadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, davalı tarafından darp edildiğini, kalça kemiğinde kırık oluşarak platin takıldığını sonuçta, %12,3 oranında maluliyet ouştuğunu iddia ederek uğranılan maddi ve manevi zararların tazmini isteminde bulunmuştur.
    Davalı, ceza davasının henüz kesinleşmediğini beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    a) Davacının beden gücü kaybından kaynaklanan zararının hesaplanması için bilirkişi görüşüne başvurulmuştur. Dosyada mevcut 04/04/2014 tarihli bilirkişi raporunda davacının olay tarihindeki yaşı 21 yaş olarak esas alınmış ve tüm hesaplama buna göre yapılmıştır. Oysa davacı olay tarihinde 31 yaşında olup 21 yaş esas alınarak tazminat hesabı yapılmış olan raporun hükme esas alınmış olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    b) Tazminatın kapsamı ile ilgili olarak hazırlanan ve mahkemece hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda bilinmeyen döneme ait ücret artışı ve peşin sermaye değeri indirim, yıl yıl yapılmamış olduğundan gerçek zarar tam olarak belirlenemez.
    O halde bilinmeyen döneme ait gerçek zararın ve hüküm altına alınacak tazminat miktarının belirlenmesi için, raporun düzenlendiği tarihte bilinen son gelir miktarı esas alınmalı ve her yılın toplam geliri önce %10 oranında arttırılmalı, çıkan miktarından yine %10 oranında indirilmesi suretiyle hesaplama yapılmalıdır.
    Mahkemece bu ilkeleri göz önünde tutmayan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması doğru görülmemiş karar bu nedenle de bozulmuştur.
    c) Davacının ....na gönderilmesi için yapılan ödeme tedavi gideri değil, .... maluliyetin belirlenmesi aşamasında bilirkişilik görevi yaptığından yargılama gideridir. Bu miktarın tedavi gideri olarak maddi tazminat kapsamında değerlendirilmesi de bozma sebebidir.
    Mahkemece aktüerya uzmanından yukarıda açıklanan hususları içerecek şekilde bilirkişi raporu alınarak hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2/a-b-c) sayılı bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.