19. Hukuk Dairesi 2015/14077 E. , 2016/4707 K.
"İçtihat Metni"
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : ...Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 31/03/2015
NUMARASI : 2013/61-2015/160
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin akaryakıt satışından kaynaklanan mal teslim fişlerine dayalı alacağının tahsili için davalı aleyhine başlattığı icra takibinde, davalının asıl alacağın 2.500-TL"si ile işlemiş faiz miktarı olan 348,41-TL"ye yönelik kısmi itirazda bulunması nedeniyle, takibin kısmi itiraz yönünden durduğunu belirterek, davalının haksız kısmi itirazının iptali ile icra takibinin devamına ve davalı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket yetkilisi,borcun tamamının ödendiğini, davacı tarafından imzalanan 25.02.2011 ve 31.12.2012 tarihleri arasındaki cari hareket föyü başlıklı belgenin taraflar arasındaki tüm ticari alışverişi ve yapılan ödemeleri açıkladığını, şirket tarafından kredi kartı ile ödenen 2.500-TL"nin bu föyde yer almadığını, ancak taraflar arasında başka bir ticari ilişki bulunmadığından 2.500-TL"lik kredi kartı ödemesinin de bu ticari ilişkiyle ilgili olduğunu, davacının bu ödemenin başka bir ticari ilişki ile ilgili olduğu iddiası varsa, bu iddiasını ispatlaması gerektiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının ticari defterlerinde icra takibine konu alacağın yer aldığının belirtildiği, ancak davacının ticari defterlerinin kapanış tasdiklerinin yaptırılmadığı, bu nedenle davacı lehine delil teşkil edemeyeceği, davalı şirket temsilcisinin mal teslim fişlerinde belirtilen araçların davalı şirkete ait olmadığını belirttiği, mal teslim fişlerindeki akaryakıtların gerçekten davalı şirkete ait araçlar için kullanılıp kullanılmadığının davacı tarafından ispatlanamadığı, davacıya yemin delilinin hatırlatıldığı, ancak usulüne uygun olarak verilen kesin süre içerisinde yemin deliline dayanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davalı, aleyhine başlatılan icra takibinde kısmi itirazda bulunmuş ve takibe konusu asıl alacağın 2.500-TL"lik kısmını ödediğini, işlemiş faiz talebini de kabul etmediğini bildirmiştir.
Somut olayda, ispat yükü ödeme iddiasında bulunan davalıdadır. Bilirkişi raporunda, davalı borçlunun ödemelerinin borçtan mahsup edilerek takip yapıldığı belirtilmiştir. Mahkemece ispat yükünün davalı tarafta olduğu kabul edilerek, açıklanan ilkeler uyarınca, ayrıca takipten önce temerrüdün gerçekleşip gerçekleşmediği de araştırılarak kısmi itiraz yönünden bir karar verilmesi gerekirken ispat yükünde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.