Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7018
Karar No: 2018/663
Karar Tarihi: 01.02.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/7018 Esas 2018/663 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/7018 E.  ,  2018/663 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TAZMİNAT

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil - tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Asıl ve birleştirilen davada davacılar, mirasbırakanları ...’ın kayden maliki olduğu 1245 ve 1246 parsel sayılı taşınmazları davalı oğlu ...’a mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak ölünceye kadar bakma akdi ile temlik ettiğini, işlem sırasında sağlık raporu alınmadığını, şekil şartlarına uyulmadığını, davalı ...’in de taşınmazları diğer davalı çocuklarına satış suretiyle devrettiğini, davalıların kötüniyetle, el ve işbirliği içerisinde hareket ettiklerini ileri sürerek tapu iptali ile mirasbırakan adına tescilini istemişlerdir. Yargılama sırasında davacı ... ... vekili 01.10.2012 tarihli dilekçesi ile, terditli olarak davalı ... ile paydaşı oldukları 1193 parsel sayılı taşınmazın ortaklığın giderilmesi davası sonucunda satışa çıkarıldığını ve 301.000,00 TL bedelle davalı ...’e ihale olunduğunu, davalının ihale bedelini verilen sürede yatırmaması nedeniyle ihalenin feshedildiğini, yeniden yapılan ihalede taşınmazın bu kez 108.200,00 TL bedelle satıldığını ileri sürerek iki ihale arasındaki bedel farkı olan 192.800,00 TL’nin ihalenin feshine neden olan davalı ...’den 21.05.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini istemiştir.
    Asıl ve birleştirilen davada davalı ..., bakım borcunu yerine getirdiğini, usulünce yapılan temlikte muvazaanın bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
    Asıl davada davalı ..., usule uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir.
    Birleştirilen davada davalı ..., davaya karşı bir beyanının olmadığını belirtmiştir.
    Mahkemece, muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacıların miras payı oranında tapu iptali ve tescile karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; mirasbırakan ..."ın kayden maliki olduğu çekişme konusu 1245 ve 1246 parsel sayılı taşınmazlarını 31.10.1989 tarihli ölünceye kadar bakma akdi ile davalı ..."e temlik ettiği, ... de 11.07.2012 tarihinde aynı akitle 1245 parsel sayılı taşınmazı diğer davalı oğlu ..., 1246 parsel sayılı taşınmazı ise birleştirilen davada davalı oğlu ... 10.000,00"er TL bedelle ayrı ayrı temlik ettiği, 1929 doğumlu mirasbırakanın 13.10.2006 tarihinde öldüğü, geriye mirasçıları olarak çocukları davacılar, davalı ... ile dava dışı ... ve ... kaldıkları, dava dışı mirasçı ... tarafından davalı ... aleyhine bakım borcunun yerine getirilmediği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasının ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/393 Esas, 2008/31 Karar sayılı 29.01.2008 tarihli ilamıyla reddedildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek 07.05.2008 tarihinde kesinleştiği, mirasbırakanın eldeki davada dava dışı 1193 ve 1326 parsel sayılı taşınmazlarını dava dışı oğlu ... ... ölünceye kadar bakma akdi ile devrettiği akabinde kendisine bakılmadığı iddiasıyla dava açarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunduğu, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/154 Esas, 2008/200 Karar sayılı 31.03.2008 tarihli ilamıyla davanın kabulüne karar verildiği, kararın Yargıtayca onandığı ve 18.02.2009 tarihinde kesinleştiği sabittir.
    Bilindiği gibi; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.
    Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 1.4.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu"nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu"nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu"nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
    Kural olarak, ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı bir temlikin de muvazaa ile illetli olduğunun ileri sürülmesi her zaman mümkündür. En sade anlatımla muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Böyle bir iddia karşısında, asıl olan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır. (TBK m. 19 (BK m. 18)). Şayet bakım alacaklısının temliki işlemde bakıp gözetilme koşulunun değil de, bir başka amacı gerçekleştirme iradesini taşıdığı belirlenirse (örneğin mirasçılarından mal kaçırma düşüncesinde ise), bu takdirde akdin ivazlı (bedel karşılığı) olduğundan söz edilemez; akitte bağış amacının üstün tutulduğu sonucuna varılır. Bu halde de Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 1.4.1974 gün ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı olayda, uygulama yeri bulur.
    Mirasbırakanın, ölünceye kadar bakıp gözetme karşılığı yaptığı temlikin muvazaa ile illetli olup olmadığının belirlenebilmesi içinde, sözleşme tarihinde murisin yaşı, fiziki ve genel sağlık durumu, aile koşulları ve ilişkileri, elinde bulunan mal varlığının miktarı, temlik edilen malın, tüm mamelekine oranı, bunun makul karşılanabilecek bir sınırda kalıp kalmadığı gibi bilgi ve olguların göz önünde tutulması gerekir.
    Somut olaya gelince; mirasbırakanın 2 parça taşınmazını davalı oğlu Şirin"e ölünceye kadar bakma akdi ile temlik ettiği, geride 8 parça taşınmazının daha bulunduğu, mirasbırakanın temliki mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla değil de bakılmak amacıyla gerçekleştirdiği, davalı ..."in de bakım borcunu yerine getirdiği kaldı ki davanın, mirasbırakana bakılmadığı iddiasıyla açılmadığı da gözetildiğinde temlikin muvazaalı olmadığı sonucuna varılmaktadır.
    Hâl böyle olunca davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davalıların temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 01.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi