Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2012/3-1397
Karar No: 2013/414
Karar Tarihi: 03.04.2013

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2012/3-1397 Esas 2013/414 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2012/3-1397 E.  ,  2013/414 K.
  • EL ATMANIN ÖNLENMESI
  • ESKI HALE GETIRME
  • KADÎM
  • SUYA VAKI MÜDAHALE
  • HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 429

"İçtihat Metni"

Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, suya elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir.

Davacı vekili, müvekkilinin babası ile davalının Cumalanı köyü, Atizi mevkiinde çıkan su kaynağı konusunda 1974-1975 yıllarında anlaştıklarını, anlaşmaya göre müvekkilinin babasının suyu borularla 600 metre kadar uzaklıktaki evine götürdüğünü,  yol kenarına havuz yaptığını, bu sudan hem kendisi hem de komşularının içme ve sulama suyu olarak faydalandıklarını, davalının hiçbir neden yokken bir yıl kadar önce su borusunu keserek suyu kendi arazisine akıttığını, bu nedenle sudan faydalananların mağdur olduklarını belirterek, davalının suya vaki tecavüzünün önlenmesine ve eski hale getirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı cevabında, dava konusu suyun kaynağının kendisine ait olduğunu ve kendi taşınmazından çıktığını, davacının babasına faydalanması için geçici olarak izin verdiğini, ancak köye 6 yıl kadar önce tazyikli su geldiği için suyun kullanılmadığını, bunun üzerine suyun gözüne çeşme yaptırdığını ve gelen geçenin buradan su içtiğini, davacının bu suya ihtiyacının olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davacının dava konusu sudan kadim yararlanma hakkı bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne dair verilen karar davalının temyizi üzerine, Özel Daire"ce yukarda başlık bölümünde yer alan nedenlerle bozulmuştur.

Mahkemece, önceki kararda direnilmiş; hükmü davalı temyiz etmiştir. 

Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davacının dava konusu sudan kadim yararlanma hakkının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.

Hemen belirtmek gerekir ki, genel sulardan yararlanmaya yönelik davalarda kadim hak belirleyici rol oynamaktadır.

Burada "kadîm" terimi üzerinde durmakta yarar vardır.

Kadim, başlangıcı bilinemeyecek kadar eski olan demektir. Kadim yararlanmadan söz edilebilmesi için de bu yararlanmanın başlangıcı belli olmayacak kadar eskiye dayanması zorunludur. Süresi ne kadar uzun olursa olsun, başlangıcı bilinen kullanma veya intifa kadim sayılmaz. Bu sebeple, genel sudan yararlanmaya başlanıldığı tarihi belirlemek mümkünse kadim yararlanmadan söz edilemez.

Somut olay incelendiğinde; davacı, babası ile davalının dava konusu su kaynağından yararlanılması konusunda 1974-1975 yıllarında anlaştıklarını, o tarihten beri babasının ve ölümü ile kendisinin bu sudan içme ve sulama suyu olarak yararlandığını belirtmekte olup davacının kadim yararlanma hakkı olduğu iddiası bulunmamaktadır.

Öte yandan, böyle bir iddası bulunsa dahi, dava konusu sudan yararlanma tarihi belirli olduğu için davacının kadim yararlanma hakkı bulunduğundan söz edilmesi mümkün değildir.

Hal böyle olunca; aynı hususa işaret eden ve Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

Açıklanan nedenlerle direnme kararı bozulmalıdır.

S O N U Ç : Davalının temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesin, aynı Kanun"un 440.maddesi uyarınca, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 03.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi