Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/2657 Esas 2020/4684 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/2657
Karar No: 2020/4684
Karar Tarihi: 05.10.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/2657 Esas 2020/4684 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine hükmetmiştir. Temyiz başvurusu esastan reddedilmiştir. Ancak Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK 61/1. maddesi ve 5271 sayılı Kanunun 3/1. maddesi gereği, hakkaniyete uygun makul bir ceza tayini gerektiği gözetilmeden sanığa yazılı şekilde fazla ceza verilmiştir. Bu nedenle hüküm bozulmuş, dosya Manisa 3. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemenin uygun görürse sanık için tahliye kararı verilebileceği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 314/2
- 3713 sayılı Kanunun 5/1
- TCK'nın 62, 53, 58/9, 63
- CMK'nın 299/1
- Anayasanın 138/1
- TCK'nın 61/1
- 5271 sayılı Kanunun 3/1 ve 304. maddesi
- 7165 sayılı Kanunun 8. maddesi
16. Ceza Dairesi         2020/2657 E.  ,  2020/4684 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından, sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
    Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından, işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, anlaşılmakla, sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;

    Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61/1. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca; suçun işleniş biçimi, işlendiği yer ve zaman, meydana gelen tehlikenin ağırlığı göz önünde bulundurularak, hakkaniyete uygun makul bir ceza tayini gerektiği gözetilmeden, teşdidin derecesinde düşülen yanılgı sonucu yazılı şekilde fazla cezaya hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin ve BAM Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu nedenle hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı, mevcut delil durumu, suç vasfı ve tutuklulukta geçen süre dikkate alınarak tahliye taleplerinin reddi ile sanığın tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Manisa 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.