3. Ceza Dairesi Esas No: 2016/7869 Karar No: 2017/1004 Karar Tarihi: 08.02.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/7869 Esas 2017/1004 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahalli mahkeme tarafından verilen hapis cezasına karşı temyiz edilen davada, sanığın duruşmada hazır bulunmadığı ve SEGBİS sistemi aracılığıyla savunması alınmadan talimatla ifadesinin alınıp yokluğunda yargılamaya devam edilmesi, adli tıp raporunun olay tarihinde itibaren altı ay geçmeden alınarak hükme esas olması, ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin tespit edilememesi ve iptal edilen kanun maddelerinin yeniden değerlendirilmesi gerekliliği gibi nedenlerle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5271 sayılı CMK\"nun 193. ve 196. maddeleri, 5237 sayılı TCK\"nin 29. ve 53. maddeleri, 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi.
3. Ceza Dairesi 2016/7869 E. , 2017/1004 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyetine dair
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Alt sınırı beş yıldan az olmayan hapis cezasını gerektiren yaralama suçundan yargılanan sanığın duruşmada hazır bulundurulması, bunun mümkün olmaması durumunda ise SEGBİS sistemi aracılığıyla savunmasının alınması gerektiği gözetilmeden sanığın talimatla ifadesi alınarak yokluğunda yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK"nun 193. ve 196. maddelerine aykırı davranılması, 2) Adli tıp uygulamalarına ve dairemizin istikrarlı içtihatlarına göre yüzdeki sabit izlerin tespiti bakımından sağlıklı bir değerlendirebilme yapılabilmesi için olay tarihinden itibaren altı aylık bir sürenin geçmesi arandığı, olay tarihinden altı ay geçmeden alınan rapor hükme esas olamayacağından, mağdurda meydana gelen yaralanmanın yüzde sabit iz niteliğinde olup olmadığına dair adli tıp şube müdürlüğünden rapor alınıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesinin gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi, 3) Taraflar arasında araç park etme meselesi nedeniyle yaşanan ve sanığın da yaralandığı karşılıklı kavgada, ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin tespitine çalışılarak, sonucuna göre sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun karar yerinde tartışmasız bırakılması, 4) Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.