Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1383
Karar No: 2021/3024
Karar Tarihi: 15.06.2021

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/1383 Esas 2021/3024 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/1383 E.  ,  2021/3024 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde vekalet ücreti yönünden davalı ..., ... ve ... vekili tarafından esas yönünden davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalılar ..., ... ve ... murisleri ... hakkında takip başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını dava konusu " ..." isimli teknenin mal kaçırma amacı ile önce davalı ..."e ondan davalı ..."ya ondan da davalı ..."e satıldığını belirterek, bu tasarrufların iptalini istemiştir.
    Davalılar ..., ..., ... vekili, müvekkillerinin murislerinden intikal eden mirası Bodrum Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1067 Esas sayılı dosyası ile red ettiklerini, hukuki sorumlulukları bulunmadığını belirterek haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Hükmüne uyulan, dairemizin 26.12.2017 tarih 2015/11135 Esas 2017/12136 Karar sayılı ilamı ile borçlu konumundaki ...’in davadan önce vefatı üzerine mirasçıları aleyhine dava açıldığı ancak ; dosyaya giren Bodrum Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1067 Esas ve 2014/499 Karar sayılı ilamından, borçlu ... mirasçıları ..., ... ve ..."nin mirasın hükmen reddini talep ettikleri ve talebin kabul edilerek kesinleştiğinin anlaşıldığı, zorunlu hasım olan borçlunun en yakın mirasçıları mirası reddettiğinden konunun miras hükümleri çerçevesinde çözümlenmesinin gerektiği, buna göre mahallin Sulh Hukuk Hakimine durum bildirilerek mirasın iflas kuralları gereğince tasfiyesinin sağlanması, anılan mahkemece atanacak ve yetkilendirilecek tereke temsilcisinin huzuru ile davaya devam olunması gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozmadan sonra mahkemece, iptali istenen tasarrufun 17.05.2011 tarihinde yapıldığı, aslında teknenin hiçbir zaman borçlu ... adına tescil edilmediği 17.05.2011 tarihinde doğrudan davalı ... adına tescil edildiği, daha sonra teknenin diğer davalılara devredildiği, incelenen gemi sicil kaydı ve akit tablolarından anlaşıldığı, davacı tarafından İİK 277. vd. maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasının , dayanak gemi sicil kaydı ve akit tabloları, dinlenen tanık beyanları ve dosya kapsamı dikkate alındığında, icra dosyası borçlusu murisin, hiçbir zaman iptale konu tasarrufun tarafı olmadığı gibi, tanıkların dava konusu teknenin, davalı ..."in, muris ..."den alacakları karşılığında davalı ... adına tescil edildiğini ve teknede çalışan bir kısım işçilerin de muristen olan alacaklarının, davalı ... tarafından ödendiğini beyan ettikleri, davalının dava konusu teknede tadilatlar ve bakım işleri yaptığı hususları değerlendirildiğinde davacı tarafın, İİK 277. vd. maddelerinde sayılan tasarrufun iptali koşullarını ıspatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili ve davalılar ...,... ,... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava İİK"nun 277 maddesine dayalı olarak açılan nam-ı müstea niteliğindeki işlemin iptali istemine ilişkindir.
    Nam-ı müstear, adını herhangi bir nedenle gizli tutmak isteyen bir kişinin, sözleşmeyi kendi hesabına, başka bir kişiye yaptırmasıdır. Tasarrufun iptali veya BK"nun 19.maddesine göre açılan dava yönünden ise alacaklıdan mal kaçırmak isteyen borçlunun kendi adını gizli tutarak hukuki işlemi kendi hesabına, başka bir kişiye yaptırmasıdır. Bu tür işlemlerin İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak iptali istenilerek davacı alacaklının alacağına kavuşması sağlanır.İşlemin nam-ı müstear olarak gerçekleştiğini ispat külfeti davacıya aittir.
    Somut olayda , davacının alacağının dayanağı 09.09.2009 tanzim tarihli bonoya dayanmaktadır. Dava konusu tekne ilk olarak 17.05.2011 tarihinde davalı ... adına tescil edilmiş, daha sonra 26.02.2013 tarihinde davalı ...’ya satılmış, o da 23.09.2013 tarihinde davalı ...’e satmıştır.
    Davalı üçüncü kişi ... ayrıntılı olarak verdiği cevap dilekçesinde, kendisinin tekne imalatçılığı yaptığını, tekne imalatçısı olarak işverenden işi aldığını ve ekibiyle beraber işe başladığını, işverenin sigortalısı olarak göründüklerini, kendi ekibindeki işçilerin de işverenin işçisi olduklarını, kendisinin işi götürü usulde aldığını gerek kendisinin gerekse işçilerinin sigorta primlerinin bu götürü usuldeki pazarlığın esaslı unsurları olduğunu, işverenin bunları ödemek zorunda olduğunu, aldığı işi teslim edene kadar sigortalı olarak gözüktüğünü, borçlu ..."e de bu şekilde ekibiyle tekne imal ettiğini, ... için 4 adet teknenin yapımında bulunduğunu, vergi mükellefi olmadığı için teknenin faturalarını ... üzerinden gösterdiklerini, 14 metrelik olan davaya konu teknenin yarısına kadar ... tarafından ... adına yapıldığını, ... tarafından yarım bırakılan tekne için ... ile bakiye alacakları için anlaşmaya vardıklarını, bu anlaşma neticesinde teknenin kendisince tamamlanmış evrakları ... adına çıkmış ve daha sonra bakiye borçlarına karşılık kendisine devredildiğini, daha sonra sattığını belirtmiştir.
    Tanık ... ve .. aynı yöndeki beyanlarında davalı ...’in taşeron olarak ..."in teknelerini imal ettiğini , kendilerinin de taşeron ...’in işçileri olduğunu, “ ... “adlı dava konusu teknenin yapımında çalıştıklarını, maaşlarının önce borçlu ... tarafından ödendiğini, daha sonra ..."den
    maaşlarını aldıklarını, bu teknenin yapımına ..."e ait olmak üzere başlandığını ... paralarını ödeyemeyince, ...paralarını ödediğinden, teknenin alacakları karşılığında ... tarafından ..."e satıldığını bildiklerini belirtmişlerdir.
    Bu halde, dava konusu teknenin borçlu ...’e ait olduğu onun tarafından yaptırıldığı, davalı üçüncü kişi ...’in ise onun taşeronu olduğu ancak davalı üçüncü kişinin teknenin işçilik alacaklarına karşılık olarak kendi adına tescil edildiğini iddia ettiği anlaşılmaktadır.
    Yapılacak iş, davalı ...‘in ifadesinde geçen ...’nın da dinlenerek, dava konusu teknenin kendisi tarafından nasıl ve hangi aşamaya kadar yapıldığı, sonrasında davalı ...’in bu tekne yapımı için gereken işçilik ücretinin ne olduğu ve malzemenin nasıl temin edildiği gibi hususlarda beyan, belgeler alınarak gerekirse bu belgelere göre konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile ...’in bu tekne için işçilik bedeline göre teknenin tamamını adına tescilinin yerinde olup olmadığı, araştırılarak, oluşacak sonuca göre , borçlunun kendisine ait olan teknenin mal kaçırma amacı ile üçüncü kişi ... adına tescil edilip edilmediği değerlendirilerek, değerlendirmenin bu yönde olması halinde diğer davalılar ... ve ...’nun borçlunun mali durumunu bilen veya bilmesi lazım gelen kişilerden olup olmadığı da, kötüniyetli olup olmadıkları, İİK"nun 283/2.maddesi gereğince davanın bedele dönüştürüp dönüştürmeyeceği tartışılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı ..., ... ve ... vekilinin temyiz itirazların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalılar ..., ... ve ... geri verilmesine 15/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi