4. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/9957 Karar No: 2017/8786 Karar Tarihi: 28.12.2017
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/9957 Esas 2017/8786 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2016/9957 E. , 2017/8786 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... ve ... (kendi adlarına asaleten ... adına velayeten) vekili Avukat ... tarafından, davalılar .... ve ... aleyhine 08/04/2015 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 23/03/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar vekili, davalı ...."nin yayın sahibi olduğu ... Gazetesi"nin 17/06/2014 tarihli nüshasında, yapılan haberle ilgisi olmamasına rağmen davacılar ... ve ..."ın oğlu olan diğer davacı ..."ın fotoğrafının kullanıldığını, bölücü terör örgütü PKK üyesi ve bir terörist olarak gösterilip, yasa dışı gösteri sırasında hayatını kaybettiğinin belirtildiğini, oysa davacı İbrahim"in hayatta olduğunu, terör örgütü ile ilgisinin olmadığını, terör örgütü mensubu olduğuna ilişkin resmi makamlarda da hiç bir kaydının bulunmadığını, haksız haber nedeniyle davacıların kişilik haklarına saldırıya uğradığını belirterek davacıların uğradığı manevi zararın giderilmesini istemiştir. Davalılar vekili; fotoğrafın sehven kullanıldığını, haberin gerçeğe uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davalı gazete tarafından haberde sözü geçen İbrahim Aras yerine davacıların küçük oğlu ..."ın resminin kullanıldığı, bu nedenle davacıların kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. 03/10/2016 tarih ve 675 sayılı Olağanüstü Hâl Kapsamında Bazı Tedbirlerin Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin "Dava ve takip usulü" başlıklı 16/1 maddesinde "20/07/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/08/2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15/08/2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5"inci maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle ret kararı verilir." hükmü yer almaktadır. Davalı ...."nin bu kapsamda anılan Kanun Hükmünde Kararnamelere ekli listede belirtilen şirketler arasında olduğu ve diğer davalı ..."ın da bu şirketin yönetim kurulu başkanı olduğu anlaşıldığından, mahkemece belirtilen yasal düzenleme gereği karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.