5. Hukuk Dairesi 2020/3220 E. , 2020/6979 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
2-... Vek.Av. ...
3-... vd. Vek.Av....
4-... vd. Vek.Av. ... ...
5-...
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 07/11/2019 gün ve 2019/5803 Esas - 2019/17869 Karar sayılı ilama karşı davacı idare ile davalılardan ... vd. vekillerince verilen dilekçeler ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada, mahkemece uyulan bozma kararı üzerine davanın kabulüne dair verilen hüküm davacı idare, davalılardan ... ve ... vd. vekillerinin temyizi üzerine düzeltilerek onanmış; bu karara karşı, davacı idare ile davalılardan ... vd. vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosya içindeki bilgi ve belgelere Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalı ... vd. vekilinin ise sair karar düzeltme istekleri HUMK"nun 440.maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirine uymadığından yerinde değildir. Ancak;
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği,
Bu defa yapılan incelemede anlaşıldığından;
Davalı ... vd. vekilinin karar düzeltme isteminin bu yönden kabulü ile 07.11.2019 gün 2019/5803 E. 2019/17869 K. sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı idare, davalılardan ... ve ... vd. vekillerince temyiz edilmiştir.
Arsa niteliğindeki İzmir İli, Gaziemir İlçesi, Sakarya Mahallesi, 93 ada 19 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, bozmadan önce tespit edilen kamulaştırma bedeline 19.11.2014 tarihinden ilk karar tarihi olan 25.11.2015 gününe kadar, 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik uyarınca karar kesinleştiğinde ödenmek üzere üçer aylık vadeli hesaba yatırılan fark bedele ise 19.11.2014 tarihinden kararın kesinleşme tarihine kadar yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a) 3 nolu bendinin tümü ile hükümden çıkartılmasına, yerine (Bozma öncesi tespit edilen 182.120,28-TL’ye 19.11.2014 tarihinden ilk karar tarihi olan 25.11.2015 gününe kadar, bozma sonrası artan ve 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik uyarınca karar kesinleştiğinde ödenmek üzere üçer aylık vadeli hesaba yatırılan fark bedel olan 25.358,71-TL’ye ise 19.11.2014 gününden kararın kesinleşme tarihine kadar geçen süre için yasal faiz işletilmesine, davalıların kamulaştırılan payları üzerinde ipotek, haciz vb. sınırlamalar mevcut ise bunların ödenecek bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına,
b) 7 numaralı bendinin hükümden çıkartılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan karar düzeltme harcı ile temyiz edenlerin temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, davacı idareden peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına, H.U.M.K’nun 442. maddesi gözönünde bulundurularak takdiren 450,00-TL. para cezasının davacı idareden alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydedilmesine, 23/09/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.