13. Ceza Dairesi Esas No: 2018/123 Karar No: 2018/1388 Karar Tarihi: 07.02.2018
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/123 Esas 2018/1388 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, hırsızlık suçundan dolayı mahkumiyet hükmü verdi. Suçun gece işlendiği tespit edildi ve suç tarihi itibarıyla şikayete tabi malın zarar verme suçundan ceza verilmeyeceği kabul edildi. 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi 1. fıkra b bendinin Anayasa Mahkemesi iptali nedeniyle uygulanamayacağına karar verildi. Bu nedenle hükmün tekrar yargılama gerektirmediğinden TCK'nın 53. maddesiyle ilgili bölümü çıkarılarak yerine yeni bir cümle eklendi. Hükümlü, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılacak. Kanun maddeleri: 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/1-b, 143/1, 35 ve 151/1 maddeleri, Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi.
13. Ceza Dairesi 2018/123 E. , 2018/1388 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Dosya arasında bulunan 08.10.2014 tarihli tutanak içeriğine göre yapılan incelemede; Suçun geceden sayılan zaman diliminde işlendiği anlaşılmakla; hükümlü hakkında 5237 sayılı TCK"nın 143. maddesi ile uygulama yapılamaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Hükümlünün eyleminin 5237 Sayılı TCK"ya göre 142/1-b, 143/1, 35 ve 151/1. maddelerine uyan suçları oluşturduğu, müştekinin Mernis adresine Tebligat Kanunu"nun 21. maddesine göre duruşmaya katılması için tebligat yapıldığı halde duruşmaya katılmaması sebebiyle şikayetçi olmadığı kabul edildiğinden, şikayet yokluğu nedeniyle suç tarihi itibarıyla şikayete tabi mala zarar verme suçundan ceza verilmeyeceğinden, bu duruma göre 5237 Sayılı TCK ile yapılan uygulamanın lehe olması nedeniyle tebliğnamede bu hususta bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun hükümlü tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ..."un temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak hükümlünün, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi ile diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.