Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/16098
Karar No: 2014/92
Karar Tarihi: 13.1.2014

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2013/16098 Esas 2014/92 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2013/16098 E.  ,  2014/92 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : KDZ.Ereğli 1. İş Mahkemesi
    Tarihi : 23/11/2012
    Numarası : 2011/606-2012/1116

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine
    2-Davacı, davalı şirkete bağlı olarak davalı idareye ait kömür ocağında lağvar Ustası olarak çalıştığını, iş akdinin haklı neden olmaksızın davalı şirket tarafından feshedildiğinden bahisle kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının ödetilmesini istemiştir.
    Davalı Türkiye Taş Kömürü Kurumu, kendisinin ihale makamı olduğunu, davacı ile arasında iş akdinin bulunmadığını bu nedenle alacaklarından sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını savunarak davalı K.. A.., davacının iş akdinin devamsızlık nedeniyle haklı sebeple sona erdirildiğini, tüm alacaklarının ödendiğini savunarak davanın reddini talep etmişlerdir.
    Mahkemece, davalı işverenin feshe dayanak yapılan devamsızlık günlerine ilişkin tutanak tutmadığı, dosyaya ibraz ettiği tutanakların da ardı ardına iki işgününe veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş gününe, yahut bir ayda üç işgününe ilişkin olmadığı, bu nedenle yasanın aradığı anlamda devamsızlığın bulunmadığı gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Davacı tarafından yapılan ıslahın, süresinde olup olmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    6100 sayılı HMK"nun 176 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan ıslah müessesesi, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu veya talep sonucunu değiştirebilmesi imkânını sağlamaktadır. İki taraf da duruşmada hazır iseler ıslah sözlü olarak yapılabilir. Usule ilişkin işlemlerin tamamen ya da kısmen ıslahı mümkündür. Ancak, her iki durumda da usulüne uygun açılmış bir davanın bulunması şarttır. Başka bir anlatımla ıslah, açılmış bir davada taraflarca yapılmış usule ilişkin işlemlere yönelik olarak yapılmalıdır.
    HMK 181.maddesinde kısmi ıslah için, bir haftalık süre verileceği ve süresi içinde yapılmaması durumunda ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edileceği açıkça hükme bağlanmıştır. Ayrıca HMK"nun 90. maddesinde sürelerin kanunda belirtileceği veya hakim tarafından tespit edileceği, kanunda belirtilen istisna durumlar dışında hakimin kanundaki süreleri artırıp eksiltemeyeceği bildirilmiştir.
    Somut olayda davacı vekili, bilirkişi raporunun dosyaya sunulmasında sonra 18.4.2012 tarihli duruşmada davasını ıslah etmek üzere mahkemeden talepte bulunmuş, mahkemece kendisine iki haftalık süre verilmiştir. Davacı, kendisine verilen iki haftalık süre içinde ama yasal bir haftalık süresinin geçmesinden sonra 26.4.2012 tarihinde davasını ıslah etmiş ve harcını da aynı gün yatırmış, mahkemece de ıslah edilen değerler üzerinden hüküm kurulmuştur. Ne var ki süresinde yapılmayan ıslaha değer verilerek hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    3-HMK "nun 26.maddesine göre hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.
    Somut olayda, davacı dava dilekçesinde hafta tatillerinde çalışmadığını açıkça belirtmesine rağmen mahkemece hükme esas alınan raporda bilirkişi tarafından davacının fazla mesai hesabı yapılırken, davacının haftanın 3 günü 3 er saat fazla mesai yaptığının davacının tanık beyanlarına göre tespit edildiğini, haftanın 3 günü 08.00-19.00 arası 1 saat ara molası ile 10 saat diğer 4 gün 08.00-16.00 arası 1 saat ara dinlenmesi ile 7 saat çalıştığı haftalık toplam 58 saat çalışma yaptığı, 58-45=13 saat fazla mesai yapıldığını bildirerek yıllık 52 hafta ve haftanın 7 günü üzerinden fazla mesai hesaplaması yapılmış olması taleple bağlılık ilkesine aykırı olmuştur.
    Ayrıca, ulusal bayram genel tatil alacaklarının hesabında, 2009,2010 yıllarında, yıllık 14,5 gün genel tatil alacağı hesabı yapılmak suretiyle aynı dönemler için hem fazla mesai hem de genel tatil alacağı hesabı yapılarak mükerrer hesaplama yapılmış olması isabetsizdir.
    O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde, davalılara iadesine 13.1.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi
    Dairemizce Karadeniz Ereğli 1.İş Mahkemesinin 2011/606 Esas 2012/1116 Karar sayılı ilamın ıslahın süresinde yapılmadığı belirtilerek ıslah ile artırılan kısım için hüküm kurulmuş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilmiştir.
    6100 sayılı HMK"nun 176 ve devamı maddelerinde ıslah müessesesi düzenlenmiştir. HMK."nun 177. maddesinde ıslahın tahkikatın sona ermesine kadar yapılabileceği 2.fıkrasında ise ıslahın sözlü veya yazılı olarak yapılabileceği, karşı taraf duruşmada hazır değilse veya ıslah talebi duruşma dışında yapılıyorsa bu yazılı talep veya tutanak örneği haber vermek amacıyla karşı tarafa bildirileceği belirtilmiş, 178.maddede ise "ıslah eden tarafın ıslah sebebi ile geçersiz hale gelen işlemler için yapılan yargılama giderleri ile karşı tarafın uğradığı ve uğrayabileceği zararları karşılamak üzere hakimin takdir edeceği teminatı bir hafta içinde mahkeme veznesine yatırmak zorunda olduğu aksi halde ıslahın yapılmamış sayılacağı" açıklanmıştır.
    Davacı tarafından yapılan ıslah HMK."nun 181.maddesinde belirtilen kısmi ıslahtır. Davacı vekili 18.4.2012 tarihli celsede bilirkişi raporunu inceleyip beyanda bulunmak ve ıslah talebinde bulunmak için süre talep etmiş, bu celsede taraf vekillerine bilirkişi raporunu inceleyip beyanda bulunmak üzere süre verilmiş ancak ıslah dilekçesi sunmak üzere herhangi bir süre verilmemiştir. HMK"nun 181. maddesinde belirtilen 1 haftalık süre kesin süre niteliğinde olup, davacı vekiline bu konuda süre verilmediği gibi kesin sürenin sonuçları hatırlatılmamıştır. Bu durumda tahkikatın sonuna kadar ıslah dilekçesi verilebilir. Davacı vekiline ıslah dilekçesi sunmak için süre verilmeyip sadece bilirkişi raporuna karşı beyanda bulunmak üzere süre verilmiş olması ve usul ekonomisi gözetilerek yapılan ıslah işleminin usulüne uygun ve süresinde yapıldığı gözetilerek bu konuda bozma yapılmaması görüşünde olduğumdan çoğunluğun bu konudaki görüşüne katılmamaktayım.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi