Uyuşturucu madde ithal etme - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/1600 Esas 2019/5525 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/1600
Karar No: 2019/5525
Karar Tarihi: 12.09.2019

Uyuşturucu madde ithal etme - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/1600 Esas 2019/5525 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme 10. Ceza Dairesi, uyuşturucu madde ithal etme suçundan hüküm verdiği davada istinaf başvurusunun düzeltilerek reddetti. Dosya incelendikten sonra suçun önemi ve değeri ile suçun işleniş biçimi dikkate alınarak verilen cezada bir yanlışlık veya haksızlık görülmediği belirtildi. Ancak, yabancı uyruklu bir sanık hakkında nüfus ve adli sicil kayıtlarının aslına uygunluğu onaylatılmadan mahkümiyet hükmü kurulması ve savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle hükmün BOZULMASINA karar verildi. Ayrıca, hükmolunan ceza miktarı ve tutuklu kalınan süre göz önünde bulundurularak sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine karar verildi.
Kanun maddeleri:
- Uyuşturucu Madde Ticareti Yapmak suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu'nun 188. maddesi
- Adli Sicil Kanunu'nun 10. maddesi (nüfus ve adli sicil kayıtlarının doğrulanması)
- Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 219. maddesi (savunma hakkının kısıtlanması)

10. Ceza Dairesi 2019/1600 E. , 2019/5525 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme :... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ithal etme
Hüküm : İstinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
Temyiz Edenler : 1- Cumhuriyet savcısı
2- Sanık müdafii

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Suçun işleniş biçimi ile suç konusu uyuşturucu maddenin miktarı, önem ve değerine göre, temel cezanın tayinine ilişkin mahkemenin takdirinde bir isabetsizlik ve oransızlık görülmediğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
1- Yabancı uyruklu sanığa ait nüfus ve adli sicil kayıtlarının, sanığın vatandaşı olduğu ülke ve gerektiğinde uluslararası kurum ve kuruluşlardan genelgeler doğrultusunda temin edilip duruşmada okunmadan ve kuşkuya yer bırakmayacak şekilde kimlik bilgileri belirlenmeden, aslına uygunluğu onaylatılmayan pasaport fotokopisinde yazılı kimlik bilgilerine dayanılarak mahkümiyet hükmü kurulması,
2- Hükmün verildiği 28/06/2018 tarihli celsede sanığın hazır bulunduğu belirtildiği halde, “Sanığın kendisi bulunmadığından müdafiinden son sözü soruldu: Müvekkilin beraatine karar verilmesini talep ederiz dedi.” şeklindeki beyan tutanağa yazılarak tutanağın sıhhati hakkında kuşku oluşturulması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizi hükmün BOZULMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine, dosyanın ... 11. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına verilmesine, 12/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.